Kıymetli dostlarım, ben aslında haberi SURİYE ve/veya LİBYA'dan bekliyordum, fakat bu geceyarısından hemen sonra haber KUZEY IRAK'tan geldi. Avaşin, Basyan, Zap ve Metina'yı ihâta eden bölgede, hem hava (ATAK Helikopterlerimiz, İHA ve SİHA'larımız ve Savaş uçaklarımızın iştirak ettiği) hem de kara unsurlarımız (Bordo Bereliler, Özel Harekât Birliklerimiz ve Komandolarımız) ile, topçularımızın da desteklediği PENÇE-KİLİT Harekâtımız başladı. Cenâb-ı ALLAH (C.C.) yigitlerimizin yardımcısı olsun, âmin.

Harekâta iştirak eden hava ve kara unsurlarımız ile alâkalı adedî bilgi yok ; yani kaç adet uçak, helikopter, İHA, SİHA, topçu bataryası kullanıldığı ve kaç personelin bu harekâtımızda istihdâm edildiği açıklanmadı.

Fakat, hedef alınan bölgenin büyüklüğü ve "riskler" dikkate alındığında, epeyce büyük bir operasyon icrâ edildiği ortaya çıkıyor.

Bu harekâtta sâdece önceden tesbitleri yapılan hedeflerin havadan ve karadan bombalanarak tâhrip ve imhâları ile iktifâ edilmeyip, karadan komandoların da kullanıldıklarının açıklanması, aynı zamanda "hava hücûm / uçarbirlik harekâtı" icrâ edildiğini de gösteriyor.

Kıymetli dostlarım, "ateşle korunan" ve son derece arızalı bir arazide gece vakti uçarbirlik harekâtı yapmak, aslında dünyada başka hiçbir ordunun cesâret edemeyeceği bir iştir. Evet, bu konuda hamâset yaptığım zannedilmesin, Dünyada "en üst seviyede bilinen" hiçbir ordu - ABD ve İngiltere dâhil - böyle bir harekâta "cesâret edemez" ! Çünkü bu tür harekâtlar, "üstün silâh ve ekipman ve yüksek teknoloji ve eğitim"den önce, "üstün cesâret" gerektirir ; bu da, o saydığım devletlerin ordularında YOK, tunne !...

Kıymetli dostlarım, "melhâme-i kübrâ"nın (çok kan akan büyük çarpışma, tarihin en büyük ve en kanlı muharebesi) cereyan edeceği coğrafya, evet, SURİYE olacak, bunun haberi bize "asırlar önce" verildi.. Bu büyük harbin ne zaman başlayacağını bilmiyoruz amma, artık "ayak seslerini" işitiyoruz.. Bu büyük harp başlamadan önce, arkamızı sağlama almamız gerekiyordu.. Onun için son yıllarda KUZEY IRAK'ta PENÇE-KARTAL, PENÇE-KAPLAN, PENÇE-ŞİMŞEK, PENÇE-YILDIRIM Operasyonlarımıza başlamıştık ve onlar el'ân "adım adım" devam ediyor.. Şimdi de PENÇE-KİLİT'e başladık, Yerleşe yerleşe KANDİL'e doğru gidiyoruz !...

Bu operasyonumuzun, 14 Nisan 2022'de KUZEY SURİYE'de PKK/YPG/PYD terör örgütünü ziyâret eden ABD'li CENTKOM Komutanı'na - ve elbette, ABD'ye - ve 13 Mart 2022'de ERBİL'e 12 füze fırlatan İRAN'a da "onların anlayacakları dilden bir mesaj" mâhiyeti taşıdığını, ayrıca ve bilhassa tebârüz ettirmek isterim.

Bu vesile ile, baş tâcımız Cumhurbaşkanımız ve Başkomutanımız'dan bir istirhâmımı da burada arzetmek isterim :

Emekli astsubay Rasim Duman, evinin köşesinde paslanmasın, küflenmesin.. Senelerden beri "Reis Beni Cepheye Gönder" diye çırpınıyoruz ; sesimiz duyulsun artık... Kimseye yük olmayız, elimiz silah tutuyor, bileğimiz de yüreğimiz de sağlam, elhâmdülillah. Muhakkak "bir işe yararız" inşallah.

.........

Kahraman TSK'mıza, yiğit silah arkadaşlarıma en kalbî dualarımı, muhabbetlerimi, selâmlarımı gönderiyor, hepsinin de o "pâk" alınlarından öpüyorum. MÛÎN ve CEBBÂR ve KAHHÂR olan Cenâb-ı ALLAH (Celle Celâlûhu ve Celle Şânûhu) yardımcınız olsun, âmin âmin âmin.

Vur pençe-i Ali'deki şemşîr aşkına !

Gülbangı âsmânı tutan pîr aşkına !

Ey leşker-i müfettihü'l ebvâb, vur bugün,

Feth-i mübîni zâmin o tebşîr aşkına !

Vur deyr-i küfrün üstüne rekz-i hilâl içün

Gelmiş bu şehsüvâr-ı cihangîr aşkına !

Düşsün çelengi Rûm'un, eğilsün ser-i Firenk !

Vur, Türk'ü gönderen yed-i takdîr aşkına !

Son savletinle vur ki açılsın bu sûrlar

Fecr-i hücûm içindeki tekbîr aşkına !

(İstanbul'u Fetheden Yeniçeri'ye Gazel - Yahyâ Kemâl Beyatlı)