Muş’a Beyaz Saray AVM’yi kazandıran işadamı Erdal Koç, özel bir televizyon kanalına Muş’un ekonomisini değerlendirdi. Muş’un ekonomisinin, tarım ve hayvancılığa dayandığını aktaran Koç, Muş’ta yaptıkları hizmetler hakkında da bilgi verdi. Bölgede coğrafi koşullardan dolayı inşaat sektörünün sekteye uğradığını ifade eden Koç, bu nedenle senenin belli aylarında çalışmalar yapılabildiğine diikat çekti. 

Koç, Muş’ta verimli tarım arazileri ve akarsulardan dolayı tarım ve hayvancılığın ön plana çıktığını söyledi. Alparslan-1 barajının Muş’a enerji sağladığını, Alparslan-2 barajının ise inşaat aşamasında olduğunu aktaran Koç, “Muş ili 414 bin nüfusa sahip Türkiye'nin 3. büyük ovası konumunda, coğrafi olarak Doğu Anadolu bölgesinin iç kısmında Elazığ, Diyarbakır, Van gibi üç büyük ile aynı mesafede olma özelliğe sahip. Toplam arazi alanı 819 bin hektar. Bunun %42’sini tarım alanı kapsamakta, %46 çayır-mera, %7 orman geriye kalan %5'lik kısım ise tarım dışı.

Tarım olarak ağırlıklı şeker pancarı, buğday, tütün gibi üretimler yapılmakta. Hayvancılık olarak ise büyük ve küçükbaş hayvancılık yapılmaktadır. Bunun yanında Muş Ovasından geçen iki tane büyük nehrimiz var bunların biri Murat Nehri diğeri ise Karasu Nehridir. Bunlara bağlı olarak iki tane büyük barajımız var Alparslan 1 ve Alparslan 2 barajı. Alparslan 1 barajı enerji amaçlı tamamen bitmiş faaliyette olan bir barajımız, Alparslan 2 barajı ise inşaat aşamasında enerji, sulama ve içme suyunu karşılayacak bir baraj. O bittiği zaman Muş’un şu an ciddi anlamda sıkıntısı olan içme suyu, Muş merkez, Korkut, Hasköy ve birkaç tane beldenin içme suyunu ciddi anlamda karşılayacak.

Alparslan 2 barajının bitmesi durumunda tarım alanında sulama bahsetmiştik çünkü bizim ilimizin en büyük gelir kaynağı tarım ve hayvancılık, onun dışında hani ağır bir sanayimiz yok, organize sanayimizde yok tarımla hayvancılığa dayalı bir gelir düzeyi var bu Alparslan 2 barajının tarıma da büyük katkı sunacağını düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

Muş’ta farklı etnik kökenlerin bir arada kardeşçe yaşadığını, bu nedenle ortaya çok güzel ve farklı bir kültür çıktığını dile getiren Koç, “Bu özelliği ben gerçekten çok araştırdım ve Muş’un en büyük özelliği çok farklı etnik kökenden insanların burada beraber yaşaması. Bu beraberlik doğrultusunda herkes kendi kültüründen bir şeyler kattığı için çok farklı bir kültür, farklı bir yaşam olgusu oluşuyor. Yani burada Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Arap, Ermeni, Muhacir gibi etnik kökenden insanlar iç içe yaşıyor. Diğer illere baktığınızda bu kadar farklı etnik kökenli insan yok, yani Muş’un en büyük özelliği de bu. Sizin bu özelliği de dile getirmeniz beni çok memnun etti, çünkü çok farklı bir özellik yani bu kadar insanın bir arada yaşaması, kendi kültürlerinden bir şeyler katıp farklı bir kültür ortaya çıkması çok farklı bir özellik. Tabi bunun yanında 9-10 bin kapasiteli, 6 fakültesi, 2 yüksekokulu, 4 tane meslek yüksekokulu bulunan Alparslan üniversitemiz var. Sanayi olarak organize sanayi, küçük sanayi olarak birde Malazgirt tarım aletleri üreten sanayisi mevcut. Muş üzümümüz oldukça meşhur olan bir üzüm türüdür. Bunlar dışında bizde burada inşaat işi yaptığımız için çok sayıda çalışmaya imza attık. OD-EL İnşaat olarak Muş’ta, 20 konutluk Dicle 1, 76 konutluk Dicle 2, 24 konutluk Dicle 3, Beyaz Saray AVM şu anda proje aşamasında olan 120 konutluk Beyaz Saray konutlar, kentsel dönüşüm projemiz mevcuttur. İklim koşullarının sert geçmesinden dolayı inşaat sektörü bizim ilimizde özellikle kış aylarında sekteye uğruyor” ifadelerini kullandı.