Fındıkta beşinci gün. 33 kişi topluyor. Bir kişi daybaşı. Bir kişi harmanda. Bir kişi çuvalcı. Bir kişi Patpat ile taşıyor. Üretmek zevkli iş. İnsana haz veriyor.

Önceki gün bahçeye indim. İşçilerin çalışmalarına bakıyorum. Yerde fındık kalmış, fındığı aldım. Dalda fındık kalmış onu da aldım. Bir de tadına bakayım dedim. Tadı da güzel. Taze fndık. İnsanın yedikçe yiyesi geliyor.

Daybaşı fark etti. ''Amca,fındık yiyorsun, dokunur'' dedi. Dediği de çıktı. Akşam üzeri midem bulanıyor. İshal olmuşum. Başım dönüyor.

Birnur Hanım her zaman tedariklidir. İshal ilacı verdi, ama nafile. İshal durmuyor. Sabahtan hastaneye yetiştidi. Serum taktılar. İlaç verdiler. Kusmam durdu. Fakat su kaybetmişim halsizlik devam ediyor.

Hastane deneyimimden bir geçeği daha öğrenmiş oldum. Türkiye ''Sağlık konusunda çağ atlamış''.

Ordu Devlet Hastanesi adeta Türkiyeyi temsil eden bir örnek. Acile girdim. Genç doktor kan aldırdı. ''Röntgen çekelim'' diyerek sevk etti. Hemen Akciğer Röntgeni çektiler. Bilgisayar üzerinden doktorun ekranına düştü.Kan tahlili 45 dakikada geldi. Bilgisayarda görünüyor.

Genç doktor ''Amca bir şeyin yok. Sağlamsın. Yediğin şeyler dokunmuş. İlaç yazdım'' dedi elime şifreli bir not içeren kağıt verdi. Şifreli notu eczaneye verdim ilaçları aldım.

Ordu hastanesi acil servisteki genç doktorlar, hastalara nezaketle davranıyor. Hemşireler ve görevliler hizmette kusur etmiyor. Düzen kurulmuş. Gayet güzel işliyor. Sağlık konusunda ülkenin geldiği seviyeyi görmek insana haz veriyor.

Böyle bir düzeni kuranları ve işletenleri TEBRİK ETMEK gerekiyor.

Şinasi Kara