Evet...

Depresyon artık çağımızın hastalığı haline geldi.

Kimi görseniz, kimi duysanız, kiminle konuşsanız herkes depresyonda.

Kimse çoluğa-çocuğa bir şey diyemez oldu. Neden? Çünkü hemen depresyona giriyorda ondan.

Hani bir hadisi şerif varya....

Kıyamete doğru ölen niçin ölüğünü, öldüren niçin öldürdüğünü bilmeyecek deniyor ya...

Aynen de onun gibi...

Gerçekten depresyona girenlerin çoğu ile konuşun depresyona niçin girdiğini gerçek sebebin ne olduğunu bilmiyor. Kimi çocukluğu diyor, kimisi büyüklüğü.

Gidin gazzeye...

Oğlunu, kızını, kocasını evini barkını kaybetmiş kadın. Ana-babasını veya kolunu bacağını kaybetmiş çocuk dahi bugün, villada oturan, bankada milyonu olan, altında son model arabası olan yediği önünde yemediği arkasında olan kadın-erkek veya çocuktan psikolojisi daha iyi.

Uzağa gitmeye gerek yok...

Ülkemizde herşeyini kaybetmiş Suriye'liler bizim nimet içerisinde yüzen insanımızdan daha sağlam.

Rahatlık ve lüks düşkünlüğü ve manevi zafiyet maalesef azgınlık getirdi.

Anlarım...

Oğlumun veya kızımın alnı secdeye gitmiyor. Giyimi kuşamı müslüman gibi değil, din nedir iman nedir bilmiyor diye ondan dolayı depresyona giriyorsan anlarım.

Fakat...

Maalesef tarladan dolayı, şefinden dolayı, kocasından dolayı, arabam yok, yazlığım yok diye giren bir sürü hasta var Günümüzdeki sebepler bunlar. Hatta hatta sabah tv deki kadın proğramlarını izleyip benim eşimde böyle diye boşanan sıkıntıya giren insanlar var.

Bakın bakın...

Yakup [as] oğlu Yusuf [as] dan rivayetle tam 40 yıl ayrı kalmıştı. Ağlaya ağlaya gözleri görmez hale gelmişti, nihayet Yusuf gömleğini kardeşlerine verip kardeşleri yolda gömleği getirirken...

Yakup [as] Yusuf'umun kokusunu alıyorum demişti.

Nihayet kavuştuklarında Yusuf [as] babası Yakub [as] ma dedi ki..

Babacığım sen bir peygambersin bende peygamberim. Peygamberler cennete gider. Nasıl olsa cennette buluşacaktık, neden ağlaya ağlaya gözlerinden oldun? Bu kadar çile ve sıkıntıya düçar oldun ki?

Yakup [as] Yusuf [as[ ma dedi ki...

Sen zannediyormusun ki, Yusuf'um çok yakışıklıydı şöyle güzel di de onun için ağladım...HAYIR asla hayır.

"Yusuf'um kötü insanların eline geçerde imanından olur korkusuyla ağlayıp gözlerimden oldum".

Peki...

Bu sebeple kaç kişi depresyona giriyor?

Kaç kişi bu yüzden göz yaşı döküyor?

Ey depresyona giren kişi...

Hz Bilal gibi esirmisin?

Nuh [as] gibi Kenan'ın babasımısın?

Hz Asiye gibi Firavn'un karısımısın?

Lut [as] gibi vahile'nin kocasımısın?

Yada Ebu Lehab'in yeğenimisin?

Yoksa Eyyüp [as] gibi hastamısın?

Gözler hep yüksekte olduğu ve senden aşağıdakilere bakmadığın müddetçe.

Allah’ın kitabı ve Rasülünün sünnetine aykırı yaşadığımız müddetçe.

Kanaat ve şükür unutulduğu müddetçe.

Lüks hayat hastalığı kalbinde olduğu müddetçe.

Namaz-zekat angarya...maneviyat da bozuk olduğu müddetçe ne dünyada ne ahirette huzur bulmamız, depresyondan kurtulmamız imkansız.

Şunu asla unutmayın.

İnsan alarak değil, insan vererek mutlu olur. Başkasını mutlu ederseniz sizde mutlu olursunuz. Deneyin göreceksiniz.

Git bir yetimin bir garibin başını okşa.

Var bir düşkünün halini hatırını sor.

Bir şeye ihtiyacı varsa gider. Bak o zaman iç huzurun nasıl geri gelecek.

Hele seherlerde aç ellerini, dök gözyaşlarını bak o zaman nasıl huzur bulacaksın.

Şu hadisi şerifi asla unutmayın.

Peygamber [sav] buyuruyor ki...

Bir sıkıntıya düşdüğünüz zaman beni hatırlayın.

Selam ve dua ile