- Usta be!
- Epey süredir kafam karmakarışık oldu.
- Ne oldu ki?
- Neler olmadı ki?
- Mesela?
- Pandemi, pandemi… Yani salgın hastalık, salgın…
- Ne olmuş ona? Bitmiş mi?
- Hayır, hayır…
- Ya ne oldu?
- Pandemiyi önlemek için her kafadan bir ses çıkıyor.
- Yani?
- Yanisi şu: Toplumun bir kesimi ‘aşı’ olup ‘bağışıklık kazanalım’ ve’ bundan kurtulalım’ derken, diğer kesim ‘aşa olmak kesinlikle tehlikelidir. Zinhar aşı olmayın’ diyor. Her iki tarafta da toplumda ‘itibar edilen’ ve ‘aklı başında olduğu düşünülen insanlar’ var. Tartışmalar toplumu iki kutba ayırdı. Aşı taraftarları ve aşı karşıtları… Ne kadar kötü değil mi?
- Elbette kötü.
- O zaman sana sorup fikrini alayım. Aşı, pandemiye karşı, aşı olanları korur mu?
- Bana göre hayır. Aşı olanlar da hasta olabilir ölebilir veya iyileşebilir. Nitekim bu durum aşılamada bir numaralı ülke olan İsrail'de net olarak gözlemlenmektedir.
- Peki, bu aşının yan etkisi var mı?
- Olabilir ama şimdiye kadar çok yaygın bir yan etki tespit edilmemiştir veya tespit edildiyse de açıklanmamıştır.
- Aşı kâğıdında aşı yaptırana, "bir şey olursa sorumluluk kabul edilmez" diye neden yazıyor ve imzalatıyorlar?
- Çünkü tıbbi olarak her hastalıkta olduğu gibi, bunda da % 100 emin olmak mümkün değil de onun için olsa gerek…
- Peki, bir kez aşı olunca işlem tamam mı? Yoksa arkası gelecek mi?
- Hayır, yapılan aşının 6 ay koruması söz konusu olmuyormuş.
- Yani her 6 ayda bir aşı mı olacağı? Bu insanlara bir zulüm değil mi?
- Evet, ama tam olarak öyle değil... Yani pandemi bitince, aşı olayı da bitecek.
- Anlaşılan aşı olan kişi, virüse yakalansa bile hafif atlatacak, bir de pandemi bitince artık aşı olmayacağız, yani defter kapanacak.
- Evet, aynen dediğin gibi…
- Duydunuz değil mi? Ali Şan isimli sanatçının kardeşi aşılı genç bir adamdı ama hastalandı, entübe oldu (nefes almada zorlandığı için makineye bağlandı) ve sonra da vefat etti. Bu konuda ne dersiniz?
- Evet… Ama bu doğru ama bu tür vakalar ender rastlananlardan… Her genellemede olduğu gibi, bu konuda da istisnaların kaideyi bozmayacağını da unutmamak gerek…
- Peki, Usta! Aşı olmayanları aşı olmak için zorlamaya gerek var mı?
- Gerek olmaması gerek. Bırakın insanlar ister aşı olsunlar ister olmasınlar. “Olanlar ölmeyecek, olmayanlar ölecek” diye bir kural da yok. Ölmeye razı olanlar varsa bırakın ölsünler… Ölmek istemeyenler de yaşasınlar. Neticede onlar da dünyaya demir atmayacaklar.
- Yani “madem aşı koruyor, bırakın olanlar rahat yaşasın, olmayanlar risk taşısın. Şimdi bu kadar sıkıntıdan sonra, yeniden kapanmaya falan da gerek yok!” diyorsunuz öyle mi?
- Bu konuda çözüm belli; Kimse kimseye karışmasın. Aşı olanlar ‘güvende’ olsun. Olmayanlar ‘hastalansın’ ve ürettiği antikorla yaşasın. Kime ne?
- Peki, usta çok teşekkür ederim. Yeteri kadar aydınlandım. Bir soru daha var ama…
- İçinde kalmasın, hasta olursun yoksa… Hadi sor!
- Siz aşı oldunuz mu?
- Ben mi?
- Evet, sen!
- Oldum ama gerekli açıklamayı sonra yapayım, olur mu? Ama bir şeyi de belirteyim. Bizim halkımız da çok ‘oynak’ maalesef ve maalesef… Daha dün, aşıya karşı çıkan ‘hükümet karşıtı’ bir tanıdığım, korona hastası olunca, şimdi de yine hükümete çatıyor! “Hükümet bu aşı işini niye sıkı tutup da beni daha önce aşı yapmadı diyor”! Gel de anlat bunları insanlarımıza…
- O zaman ben de bir katkı sağlayayım: Niye aşı olma sebebini sonraya bırakıyorsunuz? Covid'den milyonlarca kişi vefat etti. Bu da gösteriyor ki bu bir salgın hastalık. Aşısı var mı? Var… Devlet de milyarlarca dolar vererek ücretsiz ayağına getirmiş mi? Evet. Kabahat mi işlemiş? İnsan bir teşekkür eder yahu! Kafana silah da dayamıyor ‘aşı olacaksın’ diye… Her gün "aşı öyle, böyle" diye ve hiç bir tıbbî bilgiye sahip olmadan, üstelik, feveran etmenin ne âlemi var kardeşim? Kronik hastalığı olanların -Alişan'ın kardeşi gibi- aşı olsalar da- virüse yakalandıklarında, hayati tehlikesi var... Bu sonuç, engellenemez bir sonuçtur... Ancak, aşının ‘koruyuculuğu’ var mı? Evet, yüzde 90'ın üzerinde... Şimdi “aşı olmayın” lafına kanıp da ölenler ahirette “benim katilim bu insandır, beni kandırdı ve ölümüme sebep oldu” diye yakanıza yapıştığında ne diyeceksiniz? Bu vebali almaya değer mi?
- Anlaşıldı, anlaşıldı. Bu konuda daha çok konuşacağız.