Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK
Yurdum İnsanının Dilinden
Sevgi, sevene hiç ‘yük’ olmazmış.
Umut sahiplerinin akıllı olmaları beklenmez...
Şu âlemde, şükretmek için o kadar çok sebep var ki...
Ayıların belirgin özelliği kaba güç sahibi olmalarıdır.
Bazılarının yüzüne tükürmenin hiç bir mahzuru yoktur.
Köpeklerin havlamasının anlamı yoktur. Deşarj olurlar...
Zamanı geldiğinde herkes her yaptığının hesabını verecektir.
‘Uyarı’ her zaman iyidir, bazen bazılarının hoşlarına gitmese de...
Severim ben düşünce acılarını... Keşke herkesin düşünceleri acısa...
Her dalganın bir hüsranı vardır. Merak etme bu da geçer, zor da olsa...
Sığırlar – fiziki sığırlardan özür ile- okumazlar, okusalar da anlamazlar…
‘Olmaz, olamaz' demeyin. 'Geçmişte olmadı' demeyin... Olacaksa olur, olur...
Şu âlemde mevtaları hiç kimse diriltemez... Diriltmeye çalışmak beyhude bir eylemdir!
Evet, evet… 'Adam' olmayanları, kızsalar da 'adam yerine' almayacaksınız! Kayıp olmaz.
Bir İNAT uğruna, geçmişte ve halen, içlerinden sevmedikleri mahlûkları savunmak durumunda kalanlara yazıklar olsun.
Hani diyorum ki; bir kısım insanlara verilen beşeri unvanlar toz bezi gibidir. Ayakkabıyı parlatır ama onu kullananı değiştirmez…
Hani demem o ki; Şu siyaset arenasında 'adam' olmadığı için 'adam yerine' konmayan ve bu sebepten de deli danalara dönen ne kadar çok figür varmış...
Kendisini tanıtırken ‘Şarkıcı Kemal’ olarak tanıtan, Seyyah'ın dostu bir zat diyor ki; tabutlar, gerçek makam araçlarıdır; sahibini layık olduğu gerçek makamına götürür.
Kıymet ve değerleri kendilerinden menkul bazı insanlar vardır ki, bir yerlere terfi ettirilip giderken, "Allah'ı Ismarladık" demezler; bunlar, o yerden inip eski yerine dönünce, 'Hoş Geldin' denmesini beklemesinler...
Bazı insanlar vardır, kafasında kurguladıklarına bir süre sonra inanmaya başlar ve onu artık ikna etmek mümkün değildir! Bunlarla uğraşmaya gerek yoktur. Bırakın bunları, kendi kurguları içinde yaşasınlar...
İktisat Bilimi'nde 'Say Kanunu' ya da Mahreçler (piyasa) kanunu olarak da bilinen bir iddia vardır: Her arz, kendi talebini yaratır"... Jean Baptiste Say tarafından ileri sürülmüştür... Buna benzeterek biz de diyebiliriz ki; her yeni yönetim, kendi çıkarcı, yağcı, yalaka ve fırsatçılarını doğurur.
Bazı insanlar vardır ömürleri boyunca güzel davranışlar sergilemişlerdir ve insanların gönüllerinde ve dualarında yer almışlardır. Ancak, ahir ömürlerinde öyle davrananlar görülür ki, ömürleri boyunca kazandıklarını birden tüketirler ve belki de arkasından 'fatiha okuyacak' insan sayısı bile şüpheli hale gelir. En iyisini muhakkak Allah bilir. Bu garip sadece zahire bakar ve öyle karar verir.
Âhh ah…
Kim bilir?
Belki damlalar, bir gün gelir, göl olur!