Karı koca giderler bir buzdolabı satın alırlar.

Evin yakınlarından bir tren yolu geçmektedir.

Her tren geçmesinde buzdolabından gacur gucur acayip sesler gelir.

Bu durum evin hanımını çok rahatsız eder.

Tutar buzdolabı bayiine telefon eder durumu anlatır.

Bayii hanımı dinledikten sonra, bir tamirci göndereceğini ilgileneceklerini söyler.

Ertesi gün kadının eşi işe gider. Bir müddet sonra da tamirci gelir. Kadın durumu tamirciye tekrar anlatır.

Tamirci kadına derki buzdolabının içini boşaltın.

Ben içine gireyim tren geçtiğinde bakayım sesler nereden geliyor?

Tamirci tam buzdolabına girer, evde cep telefonu'nu unutan kadının kocası tekrar eve gelir.

Buzdolabının içinde adamı yakalar.

Bir tamirciye bakar birde karısına.

Tamirci der ki...Abi valla Tren bekliyorum desem inanmazsın.

Şimdi bu Taksim terör olayından sonra Kılıçdaroğlu çıktı, bizim iktidarımız da asla kimsenin burnu kanamayacak. Asla terör olayları olmayacak. Herkes özgür bir ortamda, mutluluk içerisinde yaşayacak dedi.

Sanki, biz YPG yi terör örgütü olarak görmüyoruz.

Biz PKK lıyıda ziyaret ettik DHKPC liyide ziyaret ettik diyen başkasıydı.

Sanki Mersin deki polis karakoluna saldırı yapan terörist kadına gazeteci diyen başkasıydı.

Millet nasıl olsa balık hafızalı deyil mi?

Arkadaş artık sen eline silahı alıp PKK ve YPG ile göğüs göğüse savaşmaya gidiyorum desen gene inanmam. Gözlerimle görsem gene inanmam.

Ben onu bunu bilmem.

Biz seni teröristler ile beraber buzdolabında yakaladık. Ne dersen de.

O Amerika'n ve İngiliz trenini de çok beklersin.