Psikiyatr Nevzat TARHAN, sosyal medya üzerinden haddinden fazlaca fotoğraf paylaşan, sürekli görünmek istenen, teşhircilik yapan bireylerde kişilik bozukluğu olabileceğini ifade ediyor. Sosyal medya üzerinden sınırsız şekilde fotoğraf paylaşmak hakikaten bir duygu tatmin sahası sayılabilir. Bu durum psikolojik olarak ödünleme yani telafi etme şeklinde kendini gösteren savunma mekanizmasına örnektir.

Aslında burada sadece bireysel bir sorundan bahsettiğimizi söylemek doğru olmaz. Telafi etme ihtiyacının ortaya çıkma nedeni bireyin toplumda onaylanma, takdir edilme ihtiyacının karşılanmaması sebebiyledir. Belki de toplum olarak birbirimizi yeterince sev(e)miyor ve takdir etmiyoruz. Ve bolca yargılıyor, suçluyoruz. Bunun sonucunda da kişi asla yargılamayan, her yaptığını kabul edebilen bir ortama kendini atıveriyor. Bunun ortaya çıkardığı sonuç olarak bireysel bir yaşam tarzına doğru ilerliyoruz. Ve kısa vadede günümüzü, uzun vadede neslimizi yitiriyoruz.

Birey olarak sürekli göz önünde olmak, ilgilenilmek istiyoruz. Bunun için de en kestirme ama samimi olmayan sosyal medyaya başvuruyoruz. Bu bizi biraz olsun rahatlatıyor. İnsanların ‘’beğendiği’’, ’’ like’’ yaptığı ve alaka duyduğu bir kişi olmak bize huzur veriyor. Tabi daha uç şeyler yok mu var elbette. Mesela ‘’Amerikalılar, nikahsız yaşamak bu kadar popülerken bir günlüğüne prenses olmanın tek yolunun (yani ilgi odağı olmanın) bu olduğunu düşündükleri için gelin olmak, düğün yapmak istiyorlar. (J. Twenge Ben Nesli sy.126)’’

Sürekli birilerinin onayına ihtiyaç duymak, bunu alışkanlık haline getirmek bir acizliktir.

Hülasa, sanal aleminin devası gerçek alemdir. Çevremize konsantre olalım. Aradığımız her şeyi orada bulacağız. Çünkü ne diyor Kemal SAYAR: ‘’İnsan insanın yurdudur.’’