Mustafa Cemal TOMAR
ŞEYTAN DÜZENLENENE SON VERMEK
ŞEYTAN DÜZENİNE SON VERMEK
Kur'an'ı Kerim'de " Ve en leysel Lil insanı illa ma sea" " İnsan için çalışmasından ve üretmesinden daha kıymetli bir şeyi yoktur' buyurulmaktadır.
Cenab-ı Hâk dünyada kâfir- mü'min ayırımı yapmadan her çalışan insana hazinesinden veriyor. Ayet-i Kerime'ye dikkat edilirse, müslüman toplumlara ve insanlığa çalışmanın ve üretmenin önemi vurgulanmaktadır. Her müslümana düşen görev gecesini gündüzüne katarak çalışmak olmalıdır. Üstelik yeryüzünün imar ve inşası görevini Allah Teâlâ bizlere tevdi eyledi. Bakınız Hud Suresi ayet 61' de ne buyuruyor?
Semûd kavmine de kardeşleri Sâlih’i gönderdik. Dedi ki: “Ey kavmim! Allah’a kulluk edin; sizin O’ndan başka tanrınız yoktur. O sizi yerden var etti ve size orayı mâmur hale getirme görevi verdi. O halde O’ndan mağfiret isteyin; sonra O’na tövbe edin. Şüphesiz rabbim yakındır, duaları kabul eder.”
Biz müslümanlar bir asırdan bu yana çalışma, üretme, güçlü olma noktasında sınıfta kaldık. Yeryüzünün imar ve ıslah görevini tam manasıyla ifa edemedik. Gayri müslimler bu noktada bizim çok önümüze geçtiler. Güc ve kuvvet noktasında; bilim ve teknolojide işin zirvesine ulaştılar. Biz ise yerlerde sürünüyoruz. Aşağıda paylaşacağım bilgiler bu tezimi destekleyen mahiyettedir.
Bakınız:
Dünya nüfusunun 1.8 milyarı müslüman. 57 islâm ülkesinin üretimdeki payı % 7 iken; nüfusu 83 milyon olan Almanya'nın dünya üretimindeki payı % 10.2'dir. Dünya'nın en fakir 50 ülkesinden 32'sini müslüman ülkeler oluşturuyor. Bu 32 ülkenin devlet başkanları dünyanın en zengin 500 kişinin içinde yer almaktadır.
Türkiye'nin ekonomisi de bu değerlerin içinde yer almaktadır. Tek başına Almanya 57 müslüman ülkeden % 3,2 fazla üretim yapabilmektedir. Bu duruma bütün müslüman ülkeler utanmalıdır. Bu ne hal böyle. Konya ovası kadar toprağa sahip olan Hollanda tarım ve hayvancılıkta yaptığı üretimle Türkiye'yi nerede ise ona katlıyor. Türkiye üretim konusunda müslüman ülkekerin öncüsü olduğu halde durum böyledir. Düşmanlar harıl harıl çalışırken müslümanlar horul horul uyuyor.
Bizler ancak hamaset yaparız. Hamaset: Dinleyenleri etkilemek veya heyecanlandırmak amacıyla yapılan abartılı anlatım biçimine hamaset deriz. Tarihimiz zengin ve engindir. Buna kimsenin itirazı olamaz. Ancak çağın gereklerine göre bir şey yapmayıp hamaset yapmak havanda su dövmeye benzeyen bir durumdur.
Almanya'nın İhracat (2023, trilyon Dolar)1,689; İthalat (2023, trilyon Dolar)
1,462'dır. 225 milyar dolar fazla veren bir bütçe. Türkiye 2025 yılı bütçesi için için 2 trilyon 100 milyar lira açık verecek gibi görünüyor. Bu durum 2025 bütçesi 60-70 milyar dolar açık verecek demektir. Devletimizin 510 milyar dolar borcuna 60-70 milyar dolar daha yük binecek demektir. Bu gidişatla ülkemizin ekonomisinin düzelmesi imkânı yoktur demektir.
Her yıl yaklaşık 40 milyar dolar devletimizin borcuna mukabil 40 milyar dolar faiz ödenmektedir. Borcun yükselmesi demek yıllık ödenen faiz miktarı artacaktıt, 50 milyar dolarlara yükselecektir. Tarihi zengin ve engin olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti bu hızlı borçlanmaya devam ederse GSMH' nın tamamı dahi faiz ödemelerine yetmeyecektir. Yani bütün Türk Milletinin yıl boyunca yaptığı bütün çalışmalar toplanacak, yurtiçi ve yurtdışı faizci tefecilere ödenecektir
Bu garabet sisteme dur denilmelidir. Dur denmediği taktirde Türk milletinin ekserisi her geçen gün daha da fakirlesecek, emperyal güçlerin üzerimizdeki hegemonyası daha da artacaktır. Sosyal sorunlar büyüyecek, patlak verecektir. Emir veren değil emir alan ülke haline dönüşmüş olacağız.
Bu nedenle gaflet uykusunda olan müslüman ülkekerin neferleri uyanmalı, dünyanın sayılı ekonomik güce sahip olan yönetenlerinin saltanatkarını tartışmaya açmalı, celladına aşık olma gafletinden vaz geçmeli, milli ve manevi politikalara yônelinmeli, emperyal güçlerin kollektif sömürü düzenlerine karşı "İslâm Birmiği" şemsiyesi altında toplanılmalı, sömürgecilerin sömürülerine adım adım son verilmeli, islâm ülkelerindeki yer üstü ve yer altı kaynakları harekete geçilmeli, "yeryüzündeki bütün müslümanlar kardeştir" ruhuyla hareket edilmelidir.
Yoksa müsluman kanını durdurmak, şeytan düzeninin önüne geçmek mümkün değildir. Selâm ve dua ile...
18.12 de .2024