Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK

Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK

SANAL ZEKADAN...

SANAL ZEKADAN Prof. Dr. Salih Şimşek

‘Dua’ etmezsen, ‘dua’ sana bir şey yapmaz ki…

Bazı insanlar sessizliğin etkili bir güç olduğunun farkında değildir.

Kendisinden sonra gelen daha şedit bir zalim varsa ilkinin zalimlik sıfatı kalkmaz.

Biliyor musunuz? ‘utanmak’, Allah’ın her kuluna nasip olmayan bir duygu halidir.

Üzülerek bir tespitte bulunayım: Günümüzde bilgisayar ve cep telefonlarına bağlı robot bir nesil yetişiyor...

Kişiler ancak verdikleri kadar zengindirler, mallarının ve paralarının çok olması, onların zenginliklerinin göstergesi olamazlar.

Bazı insanları yıllar yılı ‘lider’ olarak bilir ve öyle tanırsın. Ne yazık ki, bir süre sonra, onların birer çukur olduğunu görürsün.

Hey gidi günler hey... Neydi o günler behhhh... (Duymamış olun, hiçbir şey değildi o günler, bugünden daha kötüydü. Yanlış anlamayın)

Hani demem o ki; her canlı hayatını yaşar. Ancak ‘yaşamak’ var ‘yaşamak’ var... ‘Ot’ gibi de ‘et’ gibi de yaşamak var... Tercih sizin…

Bugün içimden geçen dua şöyle: Mazlumların coğrafyalarına sefer eyleyerek, onlara ‘bayram’ yaşatan isimsiz kahramanlara selam olsun.

Herkesin ‘doğru’ bildiği bir olayı, sırf ‘inat’ ve ‘gururundan’ dolayı ‘yanlış’ olarak değerlendiren ‘müzmin hasta muhalif’ insanlar vardır.

Biliyorsunuz değil mi? ‘Dua’ kapı çalmaktır. Siz kapıyı çalacaksınız, kapı açılır veya açılmaz, o sizin meseleniz değildir. Olanda hayır umacaksınız.

Her vesileyle sana yardımı dokunan insanlara teşekkür etmeli... İnsanlara teşekkür etmesini bilmeyenlerin Yaratıcı ’sına şükrettiklerini sanmıyorum.

Geçmişinde topladığı malzemeleri (hatıraları) bol olanların emekliliklerinde ‘avunması’ kolaydır. Müflis tüccarlar eski defterlerini, seyyah gibi olanlar da seyahat fotoğraflarını karıştırırlarmış...Öyle derlermiş…

Tecrübe ile sabittir ki, ‘akıllı’ organizatörler, kullandıkları ‘piyonlarla’ fotoğraf çektirmeye yanaşmazlar ve onlarla aynı kare içinde yer almak istemezler. Onlar fotoğrafların görünmeyen yerlerinde, yani sütre gerisinde bulunurlar...

Sanal zekâ hayretler içinde kalmış. Bakmış ki, arsız, hırsız, dolandırıcı, yalancı ve sahtekâr... Ama en çok da yüzsüz ve pişkin! Dahası, davranışları da dahil, her şeyi sahte, gösteriş, yalan ve dolan ancak 'çok parası var' diye itibar ediliyordu.

Hani derim ki; Ülkemde Müslüman kimliği taşıyıp da hayatı ABD doları ($) ile şekillenen ve değerlendirenlerin, birilerine olan siyasi kinleri yüzünden dolar fiyatı artınca sevinen, düşünce üzülen bir kısım insanların hallerine yeni bir sıfat bulmak gerekiyor.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.