Yeter ki istensin, çareler çoktur!
‘Bağımlılık’ mı? Dediniz? O Ne?
‘İş’, bilenindir. Gerisi hikâyedir!
Âdilikte ve tarafgirlikte sınır yoktur.
Rükû ve secde, ne güzel eylemlerdir!
Gitmiş dost kervanı, eylemeyin beni…
Aklımızı alanlar, dostlar olsunlar. Ne gam...
Dağlarıma bahar gelmiş, neyleyim başkalarını...
Öyle olur hep… Palazlananlar, adam tanımazlar.
Aşk güzeldir ve aşkın ırkı olmaz ve etnik kökeni yoktur.
‘Boşa bağlanmamış bülbül gülüne’ demişti usta bir zamanlar…
Açık (görünen) düşman, gizli (görünmeyen) düşmandan iyidir.
Açık düşman, gizli düşmandan her zaman ve mekânda daha iyidir.
Herkes bilmelidir ki; Hiç bir nimet, külfet olmadan elde edilemez.
Şimdi bir başlayacağım... Ama nereden başlayacağımı bilmiyorum.
Seyyah olup şu âlemi yarım asırdır gezerim, galiba artık yoruldum.
Evet, azizim evet... Korkuları korkutmadan bir yere varamazsınız...
Kıymetlerin kıymetini bilmeyen kıymetsizlere itibar etmemek gerek
‘Derman aranırken de derde düş olunur’ demişti bir zat yıllar önce…
Ben de aynı şeyi söylüyorum: ne bileyim ben... Bilmem de gerekmez ki...
‘Helâl' ve 'Haram' kavramlarına inanmayanlardan her şey beklenebilir...
Hani demem odur ki; İyiler her yerde 'iyi', kötüler de her yerde 'kötü'dür...
Ahmet Necdet Sezer, hiç bir açıklama yapıyor mu? Ben hiç duymadım da...
Usta’nın ‘gün gelir kendini de unutursun’ demesinin üzerinden yıllar geçti.
Boş boş konuşmak kimseye bir şey kazandırmaz, çeneyi yormaktan başka...
Rabb'im Ehl-i Küffar'ın sevgisine ve övgüsüne mazhar etme bu aciz kulunu...
Güzellik de bulaşıcı olmalı, şuraya gelen kulların hepsinin yüreği güzel olsun.
Aklıma takılıyor da… Gönül Dağı’na yağmur yağsa mı daha iyi kar yağsa mı?
Keşke, dünyadaki insan suretindeki yabani yaratıkları da evcilleştirilebilseydi.
Fark edilebiliyor mu bilmem... Ben, bugün de 'ben' değilmişim gibi geliyor bana...
Evet, evet… Küfre Allah'a iman derecesinde iman etmiş olanları ikna gerekmez!
‘İhanet’in hiçbir şekilde mazur gösterilip haklı gösterilecek yanı yoktur, olamaz.
Bir garip bir zamanlar şöyle demiş: Sevmesem de ‘severim’, gurur benim neyime…
Bazı duygular vardır insanı kendin alır, uzaklara götürür ve bir başka insan yapar.
Olmuyor efendim bir türlü olmuyor! Havayı yakalayamazsan hiç bir şey olmuyor.
Hani demem odur ki; Etliye sütlüye karışmadan uzaklardan bakmak da bazen iyidir.
Maşaların da teknik ve ekonomik ömürleri vardır. Ömürleri bitince çöplüğe atılırlar.
Birilerinin yaptığı bir ‘yanlış’, bir başkasının yaptığı aynı tür yanlışı, ‘doğru’ kılmaz!
Hani demem odur ki: Bizden birinin bir yerinde bir yara varsa, onu kaşımamak gerek.
Mevcut olmayan bir şeyden tasarruf yapamazsınız. Bir şey, varken tasarruf edilebilir.
