Yapmayın arkadaşlar, gündemi mi takip edececeğiz, analiz mi yapacağız, muhtemel puştluklara karşı önlem mi alacağız, yorumlara mı cevap vereceğiz, alakasız etiketlere mi laf yetiştireceğiz, aynı içeriğe sahip videoları mı izleyeceğiz, telefonlara mı yetişeceğiz,

Yemek mi yapacağız, ortalığı mı temizleyeceğiz, şaşırdık kaldık.

Mesengerdan gelen hiçbir videoyu açmıyoruz, boşuna zahmet etmeyin. Mesajları "yoksay" butonuna bastığımız için de mazallah yarın mahallede yangın çıksa duymayacağız.

***

Yaklaşık 36 saat oldu...

Haklı çıkmanın ıstırabını başkaları adına utanma eşliğinde tecrübe ediyoruz. Yüzüne tükürülmesi gerekenlerin listesi iyice kabardı keza...

Anlaşılan parti yöneticilerinin her biri görevlerini layıkıyla yaptığını düşünüyor olsa gerek ki,

Şu ana kadar ar edip de istifa eden bir tane dahi büyük baş görmedik. İşte bu şekilde yozlaşır her kurum...

Utanın ulan utanın, bir çuval bıyığınız var lakin zerre kadar testosteren kalmamış. Müracaat edecek bir yer bulsak neredeyse biz istifa edeceğiz.

Bunların idrakleri sorumluluklarını unutacak kadar perdelenmişse, içine düştüğümüz durumun vehameti çok daha derinlere sirayet etmiş demektir.

Ha öyle değil de yüzsüzlük külliyen şiara dönüşmüşse, arınmanın yolu işte o zaman ancak kireç kuyusundan geçerse anlam kazanmaya başlar.

Küreği elimize geçirmeden tüyerseniz, tahminimce biraz daha uzun süre kötürüm kalmadan yaşar ve biraz daha az rezil olursunuz.

Aynalardan utanmıyorsanız, Allah'tan korkun da bir ittir olun gidin arkadaş. İllaki tekme mi istiyorsunuz.

Gidin olum gidin, zaten üç vakte kalmaz küresel papazlar alayınıza karpuz kabuğundan madalya takarlar.

Parti içi temizlik yapılana kadar Kılıçdaroğlu'na utanmaz demeyi bırakıyoruz, nitekim özellikle yüzsüzlük hususunda ona bile parmak ısırttan kadrolar tarafından kuşatılmışız.

Dinazorların batlayacak kadar palazlandığı, Özhaseki ve Davutoğlu simsarlarından mütevellit kadrolar genel merkezde geviş getirerek yayıldığı sürece,

Günah çıkarmak için kilise aramaya hacet yoktur sanırım.Hakeza bu seçimin gerçek galibi onlardır, zira muhtemel yeni partinin meşruiyet lisansını bu şekilde kotardılar.

***

İl başkanlarından bazıları yaşanan bariz akametin üzerine, olağanüstü mücadele verdiklerini düşündükleri teşkilatlarına teşekkür etmişler... Seçmenin anasına da söveydiniz, daha anlamlı olurdu.

Yörenizde, yani başkanlığını yaptığınız vilayette, sizin olağanüstü performansınıza rağmen muzaffer olunamıyorsa,

Demek ki bu mücadeleyi kazanmanın zaten mümkünatı yoktu" mu demek istiyorsunuz?

Sorumluluğu Reis'e yükleme arayışının kurnazlığından beslenen bu sapkın retoriğin sahipleri hâlâ bizi temsil etmeye devam ediyorlarsa,

Parti ile Reis arasında tecelli eden adı konmamış bir düşmanlık,

Giderek derinleşiyor demektir.

Kusura bakmayın ama biz bu kavgada Reis'in tarafındayız ve oduna vasıl olmamıza ramak kaldı. Bugünden ağzınızın önüne teneke çaktırsanız iyi edersiniz.

Ak parti üniformasıyla gezen iblisler, neredeyse her köşeyi tutmuşlar ve utanmadan suçlayacak yer aramanın telaşına düşmüşler.

Besle yetimi...

***

İşte hatanın özü burada... Hâlâ halklılığında ısrar edecek kadar gaflete düşmüş sorumluluk sahibi arkadaşlara derim ki,

Aslolan haklı olmak değil, Adil ve mutlu olmaktır. Bu düstur bizim şiarımızı olduğu kadar menzilimizi işgal eden kadim vizyonu da temsil eder.

Akıllı ol kardeşim, unuttun mu?... Senin hammadden ateş değil topraktır!