Savunma sanayindeki gelişmeleri yakından takip ediyor. Öğrendiklerim ile yazılar yazıyorum. Zira, gelişmeler gerçekten müthiş. Geçmiş ile mukayese ettiğim zaman, ulaşılan sonucun mucize olduğu görülüyor.
Natoya girdiğimiz 1952 yılında, askerin Natodan talep ettiklerine bakıyorum. Yürekler acısı. Çatal, kaşık, battaniye gibi basit malzemeler istiyoruz. Talepler arasında öyle bir istek var ki, ülkenin askeri ve ekonoik gelişmişlik seviyesine ışık tutuyor.
Natodan ''At NALI MIHI'' talep ediyoruz.
Dünya motorize olmuş. Bizde halen süvari birliği var. Askeriye, atları nallamak için mıh bulamıyor. Ülke nal üretiyor, ama mıhını üretemiyor.
At nalı mıhı üretemeyen ülkeden, anfibi gemi üreten, balistik füze üreten ve jet uçağı üreten bir aşamaya geçmek, her topluma mahsus bir gelişme değildir.
Bu gelişmeyi yaşarken görmek, beni son derecede memnun ediyor. Emeği geçen herkesi kutluyor ve taktir ediyorum. Yazılarımdan siyasi bir amaç ve maksat yoktur.
Realiteyi de bilmemiz gerekiyor.