Mustafa Cemal TOMAR

Mustafa Cemal TOMAR

MÜFTÜMÜZ İBRAHİM KADIOĞLU'NUN VAAZINDAN ALINTILAR

MÜFTÜMÜZ İBRAHİM KADIOĞLU'NUN VAAZINDAN ALINTILAR

Regaip Kandili münasebetiyle camiye gitmiştim. Kürsüye çıkıp vaaz eden hoca tanıdık bir simaydı. İbrahim Kadıoğlu'ydu.

İbrahim Kadıoğlu kimdir? Çok kısa bir bilgi verelim.

Müftü İbrahim Kadıoğlu Kimdir; “Trabzon’un Maçka İlçesinin Orta köyünde dünyaya geldi. Aslen Köprübaşılıdır. İlkokulu doğduğu köyde, orta ve lise öğrenimini Maçka Lisesinde 1980 yılında tamamladı. Samsun da 1987 yılında yapılan İmam-Hatiplik sınavını birincilikle kazandı. 1988 yılında ilk defa resmi olarak Bafra’nın Elitli köyünde İmam Hatipliğe başladı. Bu görevden istifa ederek, 1989 yılının sonlarına doğru Mısırın başkenti Kahire’de bulunan El-Ezher Üniversitesine kayıt yaptırdı. 1990-1994 yılları arasında Ezher Üniversitesinin “Din Usulleri Fakültesinin Tefsir Bölümünden” mezun oldu. Mısırda bulunduğu süre içerisinde İskenderiye Üniversitesinin Hukuk Fakültesine devam etti.

1998 yılında Ankara Diyanet İşleri Başkanlığında açılan İstanbul-Haseki-Müftüler ve Vaizler İhtisas Kursunu yüksek puanla kazandı. Haseki Eğitim Merkezini 1998-2000 yılları arasında üstün başarı ile 15. dönem olarak bitirdi. 2000 yılında girdiği müftülük sınavını kazanarak müftü oldu. Türkiye'nin bir çok yerlerinde müftülük yaptı.

Trabzon Beşikdüzü İlçe Müftüsü görevinde iken, (2017-2020) . 04.01.2021 tarihinden itibaren Samsun İl Müftü Yardımcısı olarak görevine devam etmektedir . İbrahim Kadıoğlu, birçok radyo ve televizyon programlarına katıldı. Değişik dergi ve gazetelerde yazılar yazdı. Onlarca yazılmış eserleri vardır. 400 küsür sayfalık "Adalet" atlı eseri de önemli eserleri arasında yer almaktadır. Ben de İbrahim Hocamı Samsun'a müftü olarak geldiği sıralarda tanıma fırsatı buldum.

Samsun İl müftü yardımcısı İbrahim Kadıoğlu Hocamız ; Samsun- İlkadım'da bulunan Gürbüz Cami'inde Regaip Kandili münasebetiyle vaazı esnasında dinliyorken aldığım notları paylaşıyorum.

Allah Teâlâ'ya hamd, Rasulüne salât ve selâmdan sonra, halife olarak yarattığı insanoğlunsa Allah Teâlâ'nın bolca ni'metler verdiğini misaller vererek anlattı. Halife demek dünyanın imar memuru demektir. Yani insanoğlunun yeryüzünün halifesi olduğunu Ayet-i Celile'yi okuyarak ifade etti ve dünyayı imar etme görevi insanoğluna tevdi edilmiştir. Bu nedenle özellikle müslüman büyük düşünecek. Büyük işler yapacak ve başaracak. Yanı başımızda Suriye'yi düşünün. Orada ne kadar büyük felâketler yaşandığına işaret etti. Irak Suriye'den bu noktada geri değildir. Türk milletine çok büyük iş düşmektedir. Hz. Ali'nin insanın yüceliğini ifade eden sözünü hatırlattı ve şöyle dedi.

İnsan küçük bir âlemdir.

Kâinatta ne varsa, Allah insanın hakikatine onu öz olarak yerleştirmiştir. Âdeta âlemde ne varsa, insanda nümunesi vardır. Kâinat küçültülse insan, insan büyültülse bir kâinat olur...

Hemen arkasından insanın beden ve ruh yönüyle ne muhteşem Cenab-ı Hâk tarafından yaratıldığını ifade etti. İnsanoğlu Hâk Teâlâ' tarafından mükemmel yaratıldığından bize Kur'an'ı Kerim'i kitap olarak gönderdiğini belirtti. Kur'an'ın ilahi bir kitap olduğunu içinde çok bilgiler barındırdığını, sosyal hayatın reçetesini bize sunduğunu, peygamberler aracılığı ve örnekliği bize sunulduğunu belirten sayın Kadıoğlu böyle yüce kitabın okullarda ivedilikle okutulması gerektiğini vurguladı.

İnsanoğlu kısır çekişmelerden, birbirini gıybet yapmaktan, lâf taşımaktan uzak durması gerektiğini; bunun yerine dinimizin güzelliklerini anlatan dini kitaplar okunması, edindiğimiz bilgileri etraftakilere anlatmakla vakit geçirmenin daha doğru olacağını vurguladı. İyiliklerimiz kötülüklerimizi siler. Matematikte de öyledir. +2, -2 =0 olur. Yani kusurlarımız mutlaka olur, ancak iyiliklerimizle kötülüklerimizi yok edebiliriz. Küçük-büyük yaptığımız iyilikler sevap defterine yazılır. İnsanın yüzüne bakarak tebessüm etmeyi bile dinimiz sadaka olarak kabul etmiştir.

Güzel hasletlerimizi devam ettirelim, kötü alışkanlıklarımızı bırakalım. Bu üç aylara bir daha erişip erişemeyeceğimiz belli değildir. Zaman hızlı geçiyor. Bir sel olduğunda selin sürükleyip götürdüklerinden bir şeyler kurtarabilir miyiz?dediğimiz gibi hayat da böyle. Sel gibi akıp giden zamandan faydalı şeyler koparmaya çalışalım. Peygamberimiz sav. ve sahabiler nasıl yaşadılarsa biz de onları örnek almaya gayret etmeliyiz.

Dünyayı feth etmeden önce kendimizi fethetmeli düzeltmeliyiz. Biz bugün evimizin içini feth edemedik. Yeryüzünü feth etmek bu şekilde kolay olamaz.

Ragbet edilen bir gecedeyiz. Regaip üç ayları müjdeler. Böyle gecelerin kıymetini bilmeli, tevbe-i istiğfar etmeli, kaza namazları kılınmalı, eş-dost aranmalı, Rabbimize hamd ve şükr edilmeli, dua ve niyazda bulunulmalıdır.

Ardından;

İbrahim Hocam bütün cemaatin Regaip Kandilini kutlayarak sohbetine son verdi.

Namazdan sonra hocamla buluştuk. Başbaşa oturarak iki saate yakın sohbet ettik. Benimle çok önemli bilgiler paylaştı. O bilgileri bir başka yazımda ele alacağım inşallah. Regaip Kandiliniz mübarek olsun. Selâm ve dua ile...

02.01.2025

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.