Ey nefis! Korkularını korkutmadan bir yerlere varamazsın!
Ey nefsim! Sakın ha sakın... Boş bulunup da gaflete düşme! Yanarsın!
Ey Nefsim! Bil ki; İnsan için ancak ve ancak çalıştığının karşılığı vardır.
Ey nefsim! İhtiras ve kin hastalığına yakalanma… Yakalanırsan yok olursun.
Ey nefis! Ölümlüsün, ölümlü… Tün canlılar gibi, sen de ölümlüsün. Sakın unutma!
Ey nefsim! Yeniden bir tarih yazılacaksa onu yazacak yiğit olacaktır. Endişelenme! Az bekle…
Ey nefsim! Ne yaparsan yap ama sakın ola ki, yaptıkların için ‘kim ne der’ hastalığına kapılma...
Ey nefsim! Hiçbir işin kolayına kaçma. Hiçbir nimet, külfet olmadan gelmez. Bedavacılığa prim verme.
Ey nefsim! Hayatının her alanında, yaptığın tüm iş ve eylemlerde, ‘haram’ ve ‘helâl’ hudutlarına dikkat et!
Ey nefsim! Hiç endişelenme! Şu fâni âlemde yaşadığın her zahmet, bir süre sonra rahmete dönüşecektir. Bunun şuurunda ol!
Ey nefis! Zaman gelecek sen de mutlak gerçekle yüzleşeceksin. Kâinat senin olsa ne yazar... Sen. sana düşen hazırlığı yap yeter!
Ey nefsim! Bugüne kadar dünyanın şatafatına aldanmadığını sanıyorum. Ahir ömründe de bir 'yanlış' yapıp ötelere suçlu gitme.
Ey nefsim! Dağların yüksekliği gözünü korkutmasın. Bilmelisin ki dağ ne kadar yüksek olursa olsun, üzerinden bir yol geçer.
Ey nefsim! Etrafındaki insanların çoğunluğunun ‘yanlış’ yapması, senin de yanlış yapmanı gerektirmez. Sakın ha sakın onlara uyma…
Ey nefsim! Bir problemin çözümü hususunda daha iyi bir modelin veya teklifin yoksa veya daha iyi bir reçete sunamıyorsan, susmasını bil...
Ey nefsim! Bilmelisin ki dünyanın derdi hiç bitmez. Bitseydi eğer, yeryüzü Cennet olurdu. Dertlerin bitmeyeceğini kabullen ve öyle yaşa…
Ey nefsim! Yüz yıllık hukukun olan birisi, iradi veya gayri irade bir ‘yanlış’ yapacak olursa şayet, 'arkadaşlık hatırına' kaygısı ile ona destek olma! Vebaline ortak olma.
Ey nefsim! Eğer yaşadığın şu güne kadar bir itibar kazandıysan, tüm gücünle onu korumaya çalış. Allah göstermesin, öyle bir an gelir ki, aniden tüm itibar ve şerefini kaybedebilirsin. Gaflete düşme!
