Selamün Aleyküm.

Herkese merhaba.

Bugün sizlere yazacağım ilk yazım.

Yazılarımda, toplumsal sorunlarımıza siyaset üstü, derinlikli, çözüm odaklı yaklaşım tarzını esas alacağım.

Haydi Bismillah.

İnsan sağlığı 3 bölümden oluşur. Beden sağlığı, ruh sağlığı ve sosyal sağlık. Nasıl ki vücudumuzun bir yeri ağrıdığında doktora gidiyorsak hatta doktora gitmeden vücut sağlığımız bozulmasın diye gerekli koruyucu önlemleri alıyorsak aynı şeyi psiko sosyal sağlığımız yani ruh ve sosyal sağlığımız içinde yapmalıyız. Aksi halde bir anlık dikkatsizlik sonunda şarampole yuvarlanan araba misali telafisi çok güç sonuçlar doğabilir.

Toplumumuzda genelde yanlış bir algı vardır. Psikoloğa gidene “deli doktoruna” gidiyor gözüyle bakılır.

 Oysa insan başkalarıyla nasıl iletişim kuracağını konusundaki teknikleri öğrenmeli, kendi ruh sağlığını korumasını da bilmelidir. Bu da beden sağlığı gibi bir ilim dalıdır. Utanılacak ya da ayıplanacak bir tarafı yoktur.

Aslında çekirdek aile yapısına geçmeden gençler aynı evdeki tecrübeli yaşlılardan farkında olmadan değerler eğitimi alıyordu. Ortaya çıkan sorunlar henüz büyümeden, gün görmüş büyükler tarafından çözüme kavuşturuluyordu.

 Oldukça farklı insan karakterleri olduğundan insanları yönlendirmekte oldukça zordur. Burada yönlendirmekten ifade edilen kasıt, tabiri caizse, arabayı yolda tutmak için nasıl belli sürüş tekniklerine uyuyorsak, insanlar arası iletişimimizi de kazasız belasız bir şekilde sürdürebilmek kastedilmiştir.

İnsan, beyninin en fazla binde biri ile beşini kullanmaktadır ve kabiliyeti oranında daha ileriye gidebilir. Kapasitemizi geliştirmede bilim sanatının hünerlerinden faydalanmalıyız.

Toplumda yaşayan ve belli bir sorumluluğu olan tüm fertlerin yönlendirme teknikleri konusunda bilgi sahibi olması gerekir. Çünkü muhatabımız okulda kabiliyeti oranında başarılı olmayan bir öğrenci, evde refikamız ya da dışarıda iletişim kurduğumuz her bir birey olabilir.

Yalnız yönlendirme tekniklerini uygulayabilmek için ruh sağlığımızın yerinde olması gerekir. Ruh sağlığının sekiz öğesine uyamayan kimsenin yönlendirme tekniklerini tam manasıyla uygulaması mümkün değildir.

Bazı şeyler aniden gelir. Trafik kazası gibi. Ancak kanser, stres, ülser bir anda ve bir sebepten değil, bir birikim neticesinde gelir. Nasıl ki, yürüyen bir araba yürüyor diye bakımı ihmal edilmez ya da filan yeri bozuldu diye çöpe atılmazsa, insan da psiko sosyal sağlığını korumaya özen göstermelidir. Aksi halde fatura beden sağlığına da çıkabilir.

Şimdi geliniz ruh sağlığının sekiz öğesini madde madde inceleyelim.

RUH SAĞLIĞININ ÖGELERİ:

1- Toplumla ahenkli ilişkiler kurabilmektir.¹

Hadisi Şerifte “En iyiniz, kendisiyle kolay uyum sağlanandır.” buyrulmaktadır. [Beyhakî]

2- Hayatın türlü stres ve sıkıntılarına tahammül edebilmektir.¹

Ey iman edenler, sabırla ve namazla Allah’tan yardım dileyin. (Bakara Suresi Ayet 153)

3- Kişinin kendi şartları içerisinde başarılı olabilmesidir.¹

"İnsana ancak çalıştığının karşılığı vardır."(Necm Suresi, Ayet 39)

4- Heyecansal olgunluk.¹ Heyecanlarımıza hâkim olmalıyız. Karşı taraf hata yaptıysa sakin olmalıyız. Benzin benzinle söndürülmez. His ve mantığımız birbirini dengelemelidir. Kuşların bile iki kanadı dengede olmasa havada uçabilir mi?

Son söyleyeceğimiz sözü ilk başta söylemeyeceğiz. Hata yapmamak zafer kazanmak için yeter.

5- İnsan kötü ve zor durumlara düşse de umudunu yitirmemelidir.¹

Ta ki, ruhunu teslim edinceye kadar. Her insanın kendine göre bir anayasası, çizilmiş bir rotası olmalıdır. Tıpkı bir geminin pusulası gibi günlük, aylık, senelik ve ömürlük planımız programımız hedefimiz olmalıdır. Hedefini bilmeyen bir gemiye hiçbir rüzgâr yardım edemez.

6- İç dünyamız ile dış dünyamız dengede olmalıdır.¹ İnsan realist olmalıdır. Kendi iç âlemimiz de kurduğumuz hayaller dış dünyamızdaki hayatın gerçeklerine uygun olmalıdır. Bakırköy Akıl Hastanesinin girişinde düşünen adam heykeli vardır. Bundan ders çıkarmalıdır. Gerçekleştiremeyeceğimiz şeyleri sürekli düşünmenin faturası ruh sağlığımıza çıkacaktır. Bireyin iç dünyası kendi hayal âleminin patronudur, kralıdır. Ancak dış dünyada birtakım şeyleri elde etmenin bedelleri vardır ve hayatta insana engel olacak sinekler bitmez.

7- Mevcut durumu koruyabilme ve yüceltebilme prensibidir.¹

Hadis-i Şerifte buyuruluyor ki: “İki günü aynı olan, [her gün ilerlemeyen, yeni bir şey öğrenmeyen] ziyan etti.” [Beyhaki]

8- Belirlenmiş ahlak ve norm kurallarına aykırı davranmamak, davranış biçimi bakımından müspet olmak.¹

Dünya sağlık teşkilatının raporuna göre her iki kişiden biri zaman zaman ruh hastası pozisyonuna düşmektedir. Bazı işlerin çözümü yoktur. Lazım gelen sabırdır. Hadisi Şerifte “Sabır imanın yarısıdır” buyrulmaktadır.

Haftaya kaldığımız yerden devam edeceğiz İnşaallah.

Dipnotlar: 1. Prof. Dr. Kemal Çakmaklı Akra FM Anne Baba Okulu.