Bir zamanlar Anıtkabir'e gitmemek için kırk türlü bahane arayan mücahid Ak Partili kardeşlerimiz, bilhassa 15 Temmuz şenaatinden sonra yüz seksen derecelik bir zaviye sapmasıyla "Gazi Paşa" güzellemelerine başladılar.

Rseis-i Cumhur'un de iştirak ettiği bu koroya yapmayın, etmeyin; sizin bir maslahat ile veya baskı altında söylediklerinizi millet hakikat telâkki eder ve bunun bedeli ağır olur, diye defalarca yazdım ama yazdığımla kaldım.

Şimdi ise milletin yarısı sevme ve takdiri aşarak taabbüd noktasına gelmiş, geri kalanın kahir ekseriyeti ise, o olmasaydı olmazdık, yalanına teslim.

Onun inanmadığı, reddettiği, tahribine çalıştığı değerlerin mensublarının içine düştüğü vaziyet elimdir, bedeli de ağır ve acı olacaktır.

Menderes, bir parça hoş görünmek ve Kamalistlerin baskısını hafifletmek için 5816 denen hukuk ucubesini milletin başına bela etti ama darbeci azgın Kamalistlerden kellesini kurtaramadı. Millete de üç çeyrek asırlık bir zulmü miras bırakarak gitti.

Erdoğan'a bir Müslüman ve bir vatanperver olarak bir daha dostça ikazımdır: Bu gidişat iyi değil; el koymazsan nesl-i âtinin nazarında müttehem kalacaksın. Korkarım ki, bedeli de ağır olacaktır.