"Peki efendi, bu Dedeağaç'ı, Suriye'yi, Irak'ı biz nasıl kaybettik, kim verdi oraları, kim terketti ?..." diye sorduğumuz zaman, ilkokulda öğrendikleri ile cevap veriyorlar !

Bu cehâleti ve tenâkuzu gösterenler, sâdece gazeteciler de değil ; isimlerinin önünde Prof., Doç., Dr., Emekli General, Emekli Amiral, Emekli Büyükelçi...gibi pâyeler olan ve aslında bu meselelere derinlemesine vâkıf olmaları beklenen ve hatta "icâp eden" nice insanımız, maâlesef aynı "gaflet ve cehâlet" ile mâlûller !...

O diplomalar size haram olsun ! Size o diplomaları verenlere de hakkımız haram olsun !

Kalbinde zerre kadar vatan ve millet sevgisi ve vicdân ve insaf ve adâlet hissi bulunup ta, "LOZAN Andlaşmasının tamamını okuyan ve anlayan" hiç kimse, bu andlaşma için asla "zafer" demez ve diyemez !

Bilâkis, tam bir "ihânet ve hıyânet belgesi" olduğunu görür ve bu gördüğünü de, cesâretle ifâde eder !

Amma, kanaatim odur ki, TV'lere çıkıp ta LOZAN Methiyeleri dizen ve bu meyânda koca koca laflar edenlerden 100'de 1'i bile, LOZAN'ı okumamışlardır veya okumuşlar ise de, anlamamışlardır !

Zaten bir insan bu andlaşmayı gerçekten okumuş ve gerçekten anlamış ve buna rağmen "zafer" diyor ise, ya Türk ve Müslüman değildir, veya "dört dörtlük bir HÂİN"dir !

Aynen, bu andlaşmayı imzâ ve tâsdik edenler gibi !!!

...........

Selâm ve dua ile kıymetli dostlarım.