Siyset sahnesinde hiç bir şey göründüğü gibi değildir. İsmi üzerinde siyaset ya da politika, çok yüzlülük olarak ifade edilir. Halka başka görünmek, fiiliyatta farklı uygulama yapmak işin doğasında var. Türk siyasi hayatında, çizgisini koruyan tek Lider Necmettin Erbakan ve onun tabanını oluşturan MİLLİ GÖRÜŞ olmuştur.

1. Milli görüş, İslam paydasında halkları bir arada tutmak istiyor. Tarikatlar ve mezhepler üstü siyasi anlayışı savunuyor. Bu savunma, Milli görüşü tarikatlar ile karşı karşıya getirmiştir.

Rahmetli Erbakan'ın yol arkadaşı ve Milli Görüşü savunan ZEKİ GEÇKİL ''Tarikat ve Cemaatlar, İsrail ve Amerikanın denetimindedir...Tarikat ve Cemaatlar, RT Erdoğanın altını oyuyor'' diyor. ''Aynı harekatı Erbakana da yaptılar ve Erbakan yalnız kaldı'' diyor. ''Başlangıçta AKP'nin Amerikan desteği ile kurulduğunu. Bir müddet sonra AKP'nin Amerika ile ters düştüğünü ve Milli Görüş eksenine geri döndüğünü'' söylüyor.

Gerçekten FETO hareketi ile, RT Erdoğan ile Amerika'nın arası açıldı. Amerika ile ters düşme başladıktan sonra, Amerika güdümündeki tarikat ve cemaatler, RT Erdoğana karşı çıktılar. Necmettin Erbakana yaptıklarını, aynen, RT Erdoğana da yaptılar.

Milli görüş hareketi bölündü. Büyük kısmı, AKP'de kaldı. Bir kısmı, Fazilet Partisini kurdu. Bir kısmı, Saadet Partisini kurdu. Amerikaya bağlı kalanlar ise Deva Partinide bir araya geldiler.

2. Milli Görüş, devlet idaresinde İslamı esas aldığı için, Anayasanın LAİKLİK İLKESİ ile çatışıyor. Bu nedenle, laik Cumhuriyet, Milli Görüşü temsil eden partileri kapatmıştır. Taban sağlam kaldığı için, Milli Görüşçüler, sürekli yeniden farklı isimler altında siyaset sahnesine girmiştir.

3. Milli görüş, yabancı sermayeye karşı çıkıyor. Yabancı sermayenin, sömürü amacıyla ülkeye geldiğini ve kalkınmadan çok ülkeye zarar vereceğini savunuyor. Böyle olunca, yabancı sermaye ile iş yapanların oluşturduğu TUSİAD ile araları düzelmedi. Zıtlaşma, iş adamları arasında dahi bölünmelere neden oldu. Bölünme, MÜSLÜMAN İŞ ADAMLARI adında bir yapılanmayı getirdi.

4. Milli görüş, Faize karşı. Faizin, sömürü amacı olarak kullanıldığını, Kuran'ın da yasak koyduğunu, faizsiz ekonomiyi savunuyorlar. Bu savunma, kar payına dayalı bankacılığın yerleşmesine neden olmuştur. Kira gelirine dayalı Sukuk adında, menkul kıymetlerin oluşmasını sağlamıştır.

5. Zıtlaşma siyaset sahnesine yansıdı. Zıtlaşma, sosyolojinin kuralıdır. İktidarın olduğu yerde muhalefet olacaktır. Ana muhalefeti, CHP temsil ediyor. Siyasi iktidarı AKP temsil ediyor.

AKP'ye ve RT Erdoğana karşı olanlar, Millet İttifakı adı altında bir yapılanmaya gittiler. Bu yapılanma irdelendiğinde, karşımıza ilginç bir manzara çıkıyor. Siyasi anlayışları birbirine zıt siyasi partiler, bir araya gelmiş. Ancak, Milli Görüşü oluşturan taban, bu yapılanmaya uyum sağlamıyor.

Saadet Partisinde, HAYMANA GRUBU adı altında siyaset yapan Milli Görüşçüler, dün, bir açıklama yaptı. Haymana grubuna göre, Saadet lideri Karamollaoğlu'na verilen Cumhurbaşkan Yardımcılığının siyasi gücü yok. Bürokratik hukuki statü taşıyor. Bürokratik makam için siyaset yapamadıklarını ve altılı masayı oluşturan SAADET PARTİSİNİ desteklemeyeceklerini, beyan ettiler.

Sosyolojik realitedir. Tabana uymayan tavandaki birleşmeler, temelsiz binaya benziyor. Küçük bir deprem, temelsiz binayı yıkmaya yetiyor.