Devlete hakim olan kemalist-solcular tarafından

Biz müslümanlar 100 yıldır

Bu ülkede parya olarak görülüyorduk..

Bizi böyle görenlerin dünya üzerindeki yeri ise

Sanıldığı gibi birinci sınıf vatandaş değil aksine

Emperyalistlere gönüllü köle olmayı baştacı etmişlerdi..

Bırakınız devletin her alanda kalkınmışlığını

1980'lerin başında Alman Başbakanı

Uçaktan İstanbul'a baktığı zaman

"domuz ağırına benziyor" diye pisliğinden dem vuruyordu..

Türkiye'de ne teknoloji vardı,

Ne insan hakları ve özgürlükler vardı,

Ne de şehirlerin yaşanabilirliği vardı..

100 yıldır iktidar olan kemalist-solculardan

Fırsat bulup iktidar olan sağcılar ve müslümanlar

Türkiye'nin her alanda çehresini değiştirmek için

Canla başla çalışıyorlardı.

50 milyonluk ülkeyi yönetemeyenlerin

2023 yıllarında 85 milyon nüfusu olan

Türkiye'yi yönetmeleri imkansızdı..

Allah aşkına !

Sadece ve sadece 16 milyonluk İstanbul'un geçmişinde

Refah ve AK Partili Belediye Başkanlarının

Yönetimi olmasaydı İstanbul halkının durumu ne olurdu?

İnsan düşünmek bile istemez yahu !

Çöp arabaları çöpleri caddelere döküyor,

Denizler tamamen kirli ve girilmez noktada,

Haliç'in kokusu rezalet,

Sular akmıyor veya akarsa kıpkırmızı akıyor,

Hava kirliliği korkunç boyutlarda,

Kamu taşıma araçları pis ve yetersiz,

Kavşaklar ve trafik ışıklandırmaları yok,

Yeşillik ve çevre düzenleme yok,

Yollar tozlardan geçilmez ve kaldırımlar eksik...

Say sayabildiğiniz kadar kötü bir miras vardı..

Bütün bunları niye hatırlatıyorum biliyor musunuz?

Şu anda birileri Bayraktar ailesine saldırıyor ya !

O ailenin neler çektiğini çoğu insan bilmemektedir..

Son 400 yıl içinde müslümanların başarmadığı ve

Dünya savaş konseptini değiştiren bir silahı

Yapmadaki aşkı ve yaşam skalasını bilmeyenler o kadar fazla ki..

Bu ailedeki aşk ve sorumluluk o kadar fazlaydı ki,

Konfor içinde yaşama fırsatlarını tek tek öteleyerek

Ailece üretim yaptıkları atölyede ranzalar konumunda yaşamışlıkları vardır..

Devletin bürokratlarından gördükleri baskı korkunç seviyelerindeydi..

Devletten bir kuruş kredi ve yardım almadan

Bugün geldikleri nokta ise 1.2 milyar dolarlık ihracat olmuştur..

Türkiye'nin ihracattaki satış kriteri 1.5 dolar/kg iken

Bayraktar'ın satışlarında ise 8.000 dolar/kg olmuştur..

Size yemin ederek ifade edeyim ki,

Menderes,Özal ve Erbakan'ın önü kesilmeseydi

Türkiye o mirasın üzerine yenilerini eklediğini varsaydığımızda

Türkiye'nin hayal edilmeyecek noktalarda olması zor değildi..

2012 sonrasındaki Sayın Erdoğan'ın siyasi iradesinin yansımasıyla

Bir şeyler yapmak isteyenlerin önü tamamen açıktır,artık..

Düşününüz lütfen !

2004'lerde 5 kişi ile yola çıkan bayraktar

Bugün 3500 insan çalıştırıyor ve yaş limitleri ortalaması 27 olup

Bunların 1500'ü mühendisin yanında teknisyenler de vardır...

Bayraktar'a öylesine sipariş rağbeti vardır ki 3 yıllık üretimi bloke edilmiştir..

Sadece bir çırpıda Birleşik Arap devletine 400 milyon dolara yakın SİHA üretimi anlaşması yapıldı..

Prangaların söküldüğü bir ortamda

Kemalist-solcuların 100 yıldır ağızlarında pelesenk yaptığı ama

Zerrece aklını kullanamayıp bir ilerleme kaydedemediği

Teknolojik gelişmelerde;

Müslümanlarda var olan aşk,heyecan ve davanın sonucunda

Gelinen nokta ortadadır..

Emeği geçenlerden ölenlere Rabb'imden gani gani rahmet

Yaşayanlara da Rabb'imden sağlıklı ve sekineli günleri niyaz ederim..

İyi ki varsınız..

Tarih sizleri hep teşekkür ve dua ile anacaktır..