Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK

Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK

ORADAN BURADAN TESPİTLİR

Eşeğin ‘semer’i değiştirilirse, eşek de değişir mi?

Tilkilerin ‘tilkilik’ten vazgeçtikleri hiç görülmemiştir.

Durursan, yürüyemez; oynamazsan, kazanamazsın!

İffet, sahip olan kişiye hep güzellikler ve özellikler katar.

 ‘Gevezelik’ hariç, ‘konuşmak’ her zaman iyidir. Konuşandan zarar gelmez.

İnsanın, yüz yüze hiç görüşmedikleri halde, güzel insanlardan dostları olması ne güzel...

Şu içinde yaşadığımız ‘Canlılar Âlemi’nin her yerinde köpekler hep ‘köpek’, itler hep ‘it’ ve bitler hep ‘bit’tir.

Her türlü sıfata sahip insanların istisnası vardır, ama ‘rantçı’, ‘çıkarcı’ ve ‘menfaatçiler’in istisnası yoktur!

İnsanoğlunun en büyük özelliği kolay unutmasıdır! Acıyı çabuk unutur, kolaylığa ve rahatlığa çabuk alışır.

Dünyada olup bitenlere bakıyorum da; CEHENNEM'in mutlak gerekliliği her geçen gün daha BARİZ hale geliyor!

Bazı adamlar vardır hayatta, her türlü mevki, makam ve unvana sahip olabilirler ama sadece ‘insan’ olamazlar…

Tarih boyunca görülmüştür ki hiç bir çakal, çakallıktan; hiç bir tilki de tilkiliğinden vazgeçmemiştir. Domuzların, domuzluktan vazgeçtiği de hiç vaki olmamıştır. Bilmeyen veya duymayan varsa benden duysun!

Dünyanın her neresinde olursa olsun, dini, mezhebi, dili, inancı, milliyeti, ırkı, etnik kökeni ve rengi ne olursa olsun mazlumlar, hep mazlumdur ve zalimler de hep zâlim... Allah'ın laneti, dünyadaki tüm zâlimlerin üzerine olsun.

Hani diyorum; şimdi kalkıp gideceksin Diyar-ı Mağrip’in Atlas Dağları'na... Orada bir Berber köyüne misafir olacaksın. Sana nefis bir sofra hazırlayacaklar. Üzerine birkaç bardak sıcak nane çayı ikram edecekler... Sonra o güzel insanlarla birkaç saat sohbet edeceksin... Sonra dönüp geleceksin... Hayal, ama olsun. Hayal kurmanın hiç kimseye bir zararı olmaz ki... Benimki de işte öyle bir şey...

 

Hani diyorum; bir an aklıma geldi de... Meşum 28 Şubat döneminde tüm askeri birliklerin dışarıdan görünür yerlerine şöyle tabelalar asılmıştı: ORDUYA SADAKAT ŞEREFİMİZDİR! Yani? Sadakat göstermeyen şerefsizdir... Yahu, bu ordu kimin ki? Milletin ordusu değil mi? Niye? Ordu millete sadakat gösterecekken, millet orduya sadakat göstersin? Bu tabela çok yerden kaldırıldı. Acaba, ülkemde hâlen duran, kaldırılmayan askeri birlik var mı, bilmiyorum.

 

Düşünüyorum da... Pardon, görüyorum da; ne anlaşılmaz insanlar var şu garip âlemde... Kendisi bir başkasının 'değer verdikleri’ ne olabildiğince, gücü yettiğince küfrediyor, ama kendisinin 'değer verdikleri'nin onda birine, o küfrettiklerinin küfretmesine tahammül gösteremiyorlar... Sonra da kasıla kasıla fikir hürriyeti, insani değerler, demokrasi- memokrasi ve olmadık kavramlara sarılıyorlar... Anlayan birisi varsa bana anlatsa...

 

Kandil ve benzer günlerde insanımız artık cep telefonundan tebrik mesajları gönderiyorlar. Kolaylık tabi... Ancak bir problem görüyorum: Mesaj gönderen kişi mesajı altına adını yazmıyor. Karşıdaki kişinin rehberinde yer aldığını düşünüyor. Hasbelkader rehberde adı yok ve ismini yazmışsa, 'hayali bir kişi'den mesaj almış oluyor. Ne olur mesaj gönderen mesajının altına adını da yazmasa da okuyana 'buda kim acaba?' dedirtmese... Herkesin, herkesin telefon numarasını kayıtta tutması gerekmez ki...

 

 

Âhh, ah…

Bunlar ne biçim tespitler böyle?

Biraz daha makul tespitler yapan yok mu?

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.