19. yüzyılın sonunda bir dizi belge Siyon protokolleri başlığıyla dünya kamuoyunun dikkatini çekecek şekilde basına sızdırıldı.
Sözde yahudi bilgeleri tarafından hazırlandığı iddia edilen bu belge, dünya nezdinde bomba etkisi yarattı. Zira yahudilerin dünyayı ele geçirme emellerini yansıtıyordu.
Sonradan düzmece olduğu ve Teoder Herzl"in birinci yahudi kongresinde konseye sunduğu zırvalardan mütevellit olduğu anlaşılsa da,
Siyonizm adına beklenen kazanımı üretmiş ve özellikle batıda yaygın bir yahudi düşmanlığının tecellisine vesile olmuştu.
Antisemitizm yani yahudi düşmanlığının mimarının da siyonistler olduğu çok sonraları anlaşıldı. Nitekim bu düşmanlık, yahudi neslinin Filistin"e göç etmeye zorlanması için üretilmişti.
Zira batıda yaşayan yahudiler, sırf İsrail hayali için Filistin"e göç etmeye ikna edilemezlerdi Hepsinin keyfi yerinde ve dalgası düzgündü.
Niye batıyı bırakıp ortadoğuya göçeceklerdi ki? Kovulmaları lazımdı, bunu da Hitler ve Stalin eliyle yaptılar ve toplu göçler başladı.
Düşünebiliyor musunuz, yahudi düşmanlığının altından bile yahudiler çıkıyor. Fitne husunda bu kadar mahir olan bir neslin yaşadığı ve egemen olmaya çalıştığı coğrafyada silahların susmaması gayet tabii olsa gerek.
Pekala ne yapmak lazım? Tüm dünyayı kurtarmak bizim görevimiz olmadığına göre coğrafyamızın bekası adına siyonistlerin uyguladığı taktikleri tecrübe edebilir miyiz?
Yani ortadoğuda da can güvenliklerinin kalmadığını düşünmeye başlayan yahudiler, geldikleri yerlere avdet etmezler mi?
Yahudilerin boşalttığı İsrail kimin işine yarar? Hiç kimsenin! Peki kimin işini bozar? Elbette siyonistlerin!
Sırf bu proje üzerinde çalışacak bir düşünce kuruluşu kurulabilir mi? Çok kolay!
Kim el atacak? Maalesef hiç kimse! Çünkü el atması gerekenlerin gözü başkalarının cebinde...