Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK

Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK

MİŞLİ-MIŞLI TESPİTLER

Meğer yollar da şiir yazarlarmış.

Meğer rüyalar da iç içe geçermiş.

Bazen acılar da mutluluk verirmiş.

 

İtliğin ve edepsizliğin sınırı yokmuş.

Meğer şu hayatta, hayatsız hayatlar da varmış.

'İştahlı olmak' insana kilo aldırır, ‘obez’ yaparmış.

 

Meğer hayatı ‘hayat’ yapan, ‘hayatın güzelliği’ imiş.

Hırsıza, mesleği sorulmaz. Utanır (!), söyleyemezmiş.

Yıllar sonra anladım ki; Devlerin Yükü Ağır Olurmuş.

 

Bazı şeyleri anlamaya ger yokmuş, hissetmek yetermiş.

Ziyaretlerin kısa, seyahatlerin uzun olanları makbulmüş.

Kalacak yerleri olmayınca insanlar boş mezarda da yatarmış.

 

Meğer hiçbir şeyin aşırısı iyi değilmiş... En iyisi mutedil olmakmış.

Seslerin hüznü bir başka olurmuş, onu ancak başkaları hissedermiş.

Herkes kendi aklını çok beğendiği için, hiçbir akıl nazara gelmezmiş.

 

Meğer şu garip âlemde ölümden başka 'mutlak' ve 'tek gerçek' yokmuş.

Âhhh, ah... Meğer herkesin bir ‘hüzün’ yanı varmış da haberim yokmuş.

 

Öğrendim ki şu garip âlemde hiç açmayan/açamayan çiçekler de varmış.

Meğer var ya... 'Adam' olmak zormuş ama daha zoru, 'adam' kalmakmış.

 

Var ya… Hüzün olmasaydı var ya! Beki de Sevinci bilemezdik… Kim bilir.

Bazı şeyleri kelime kelime anlamaya gerek yokmuş, hissedilmesi kâfi imiş.

 

Meğer bazı insanların cahilliği varmış, bazılarının ise o özelliği bile yokmuş.

Evet, evet… Şimdi şartlar çok değişmiş. Şimdi şeyhler müritlerini uçuruyormuş.

 

Anlayamamışlar onu maalesef... Melek gibi biriymiş ama kıymetini bilen olmamış.

Aslında var ya… Hiç kimse ‘yalnız’ değilmiş ama çok kişi kendini ‘yalnız’ sanırmış.

 

Her gidişin bir dönüşü vardır, her çıkışın bir inişi olduğu gibi ama bazen de gidişlerin dönüşleri olmayabilir...

 

His, fikrin barutu imiş… Bazen bir ‘iç çekmek’, tonlarca nikotinden daha çok zarar verirmiş…

 

Makyajları zaman içinde dökülen bir kısım insanların gerçek yüzlerinin çok çirkin oldukları görülürmüş.

 

Şu âlemde var ya… Ölüm dışında her şeyin bir çaresi varmış da... Sadece nankörlük ve ihanet'in çaresi yokmuş...

 

İtleri kontrol altında tutmak gerekirmiş. Onların tasmalarını bırakmamak lazımmış. Nerede ve ne zaman saldıracakları belli olmazmış… Bilenler öyle söylüyorlar…

 

Hülasa;

Daha çok –MIŞLI ve –MİŞLİ soru var da…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.