Düşünsenize, gözünüzden esirgediğiniz lüks bir arabanız var. Size gurur ( kibir) veriyor. Bindiğinizde koltuklarınız kabarıyor. Artık yoldan gelip geçenlere yavaş yavaş küçümseyerek bakıyorsunuz. Herkesi bindiği araba ile değerlendiriyorsunuz. Sizinkinden daha lüks olduğunu düşündüğünüz başka bir araç gördüğünüzde ise kompleks yaşıyorsunuz. Aşağılanmış hissediyorsunuz kendinizi... Arabanıza bir şey olmasından çok endişe ediyorsunuz. Küçük bir çizik bile içinizi cızılatıyor.
Bu araba sizi nereye götürüyor sizce... Menzile mi yoksa cehenneme mi... Sizin mala karşı bu denli her şeyin önüne geçmiş olan bu sevginiz aslında gizli şirk değil midir. Bugün pek çok kişide para ve mal sevgisi Allah sevgisinin önündedir. Bu yüzden biriktiriyor ve bu yüzden Allah için veremiyor. Aslında biriktirdiği şey para ya da mal değil cehennemdeki yerini sağlamlaştıran sermaye…
Pek çok ayet var Kur’an’da… Alın işte bir tanesi…
Altını ve gümüşü biriktirip de Allah yolunda harcamayanlar... Onlara acı bir azabı müjdele. Bunların üzerlerinin cehennem ateşinde kızdırılacağı gün, onların alınları, böğürleri ve sırtları bunlarla dağlanacak (ve:) "İşte bu, kendiniz için yığıp-sakladıklarınızdır; yığıp-sakladıklarınızı tadın" (denilecek). (Tevbe Suresi, 34-35)
Efendimiz boş yere mi söylemiş; insanın ayağını kaydıran üç şey var diye... Ayağınızı cehenneme kaydırıyorsa ne işe yarar bu mal... Olmaması daha iyi değil midir. Varsa ve kaybettiğinizde üzülmeyecek (hatta sevinecekseniz) o zaman mutlu olmalısınız. Cennete giden yola girdiğiniz için…