
Prof. Dr. Salih ŞİMŞEK
İYİYDİ - ÇOK DÜRÜSTTÜ
İYİYDİ - ÇOK DÜRÜSTTÜ Prof. Dr. Salih Şimşek
- Filân kişi nasıl birisiydi? - Çok dürüst ve saygın birisiydi.
- Namaz kılar mıydı? - Hayır, ömrü boyunca kılmadı, ama dürüsttü.
- Oruç tutar mıydı? - Hayır, ömrü boyunca tutmadı, ama dürüsttü.
- Hacc’a gitti mi? - Arapları sevmezdi, gitmedi, ama dürüsttü.
- Kelime-i şahadet getirdiğini hiç duydun mu? - Hayır. O dine inanmazdı, ama dürüsttü.
- Peki, nasıl oluyor da ‘o iyi biri’ oluyor? - Dedesi ‘hacı’ idi… Kendisi de çok dürüsttü.
- Başka? - Evlerinin duvarında hiç açılmadan korunan bir Mushaf da vardı.
-Başka? - Komşularına çok iyi davranırdı, ayrıca çok dürüsttü.
- Başka - Çok ince ruhlu idi, şairdi, insanları çok severdi ve
Başka - Türkiye’de pek çok LHİ onun zamanında açıldı.
- Başka? - Dedesi, Abdülhamid Han Hazretleri’nin taa dünyanın diğer bir ucundaki Filipinler’e okul açması için gönderdiği muhterem bir insan, bir Osmanlı Beyefendisi’ydi…
- Türkiye’de? - Türkiye’de pek çok okulun açılmasına önderlik etti.
- Bir zamanlar, Türkiye Büyük millet Meclisi’ne (TBMM) ‘çıplak gelen bir vekili kovmuştu’ diyorlar? - O zaman ‘maslahat gereği’ öyle yapması gerekiyordu. Kötüye yormak gerekmez. Her olayın altında ‘fesat’ bir şey aramaya gerek yok ki…
- İyi de… Dinle imanla hiçbir ilişkisi olmamış. Hatta hiçbir ilahî güce ‘inancı’ da yokmuş… Nasıl oluyor da ‘çok iyi bir adam’ oluyor?-
- ‘İyi dersek’ bir şey kaybetmiş olur muyuz? Hele ‘ölmüşler hakkında’ konuşurken daha dikkatli olmak lazım.
- Yani şimdi ölmüşlerden İslam Peygamberi’ne en büyük hakaretleri ve kötülükleri yapan, ‘kâfir olarak’ öteler âlemine giden filan kişi de öldüğüne göre, onun hakkında da konuşmayalım mı, diyorsunuz? - Elbette… Konuşursak elimize bir şey geçer mi?
- Peki, biraz daha devam edelim mi? - Ufku o kadar geniş ve dirindi ki, ülkeye çok büyük projeler kazandırdı. Meselâ Marmara Denizi’nin altından iki tüp geçitle Tekirdağ’ı Bursa’ya bağlama projesi, 3. Boğaz Köprüsü, Marmaray Projesi ve İstanbul’a 3. Havalını projesi ve daha niceleri…
- Başka? - Ne çabuk unuttunuz SIRBIK’ı Grek Gâvuru’nun elinden kim kurtardı?
- Başka? - Onun döneminde ülke kıtlıklarla ve yokluklarla boğuşuyormuş. Öyle diyorlar…
- Bakmayın siz öyle söyleyenlere… Onlar çok önemli hususlar değil… O durumlar olmasa, bugünlere gelebilir miydik? Meselâ, AK Parti 3 defa seçim kazanabilir miydi? Ülke tarihinde ilk defa, halkın ÇOĞUNLUK oyuyla seçtiği bir Cumhurbaşkanı’nı görebilir miydi? Ülke bugünkü kurtulmuşluk ve refah düzeyine çıkabilir miydi? Bu kadar yeter mi? Ağzı olan, bir şey bilmeden, durmadan ne nefes almadan, konuşuyor.
- Çok teşekkür ederim. Müthiş aydınlandım. Bunları başkalarına aktararak onların da aydınlanmalarına vesile olacağım inşallah…