Mustafa Cemal TOMAR
ETİKLİK ve AHLAK ÜZERİNE MÜLÂHAZA
ETİKLİK ve AHLAK ÜZERİNE
Güzel bir söz vardır halk arasında. "İnsanlar kıyafetleriyle karşılanırlar, ilimleriyle ağırlanırlar, ahlâklarıylâ uğurlanırlar." diye. Bu söz hoşuma gider, 1. Sınıf öğrencilerine de öğrettim bunu. Adabı, edebi, hakiki ilmi, aklâkı ve ahlâklı olmay ıiçinde barındıran bir söz. Atasözlerimizin kaynağını araştırdığımzda ilâhi kelimetullahtan beslendiği ortaya çıkar.
Biz hem Müslüman hem de Türk kimliğimizle, zengin bir tarihe, köklü bir kültüre, kuvvetli sosyal ilişkilere, sağlam aile yapısına, sağlam bir inanca sahip bir milletin evlâtlarıyız. ." İman varsa imkân vardır" ruhuyla var olduk, kıyamete dek varolmaya devam edeceğiz inşallah.
Bizi bizden edemeyenler, silâhla yıkamıyanlar, içimize fitne ve fesad sokarak parçalamaya çalışıyorlar. Bunları da içimizdeki beyinsizlerle yapmaya çalışıyorlar. Geleneklerine, göreneklerine, tarihine, inancına, vatan ve bayrak sevgisine sahip olacak nesiller yetiştirmediğimiz sürece geleceğimiz tehlikeye düşecektir. Japonlar bin yıllık gelenek ve iançlarını, alfabelerini ve dillerini hiç değiştirmediler, gelecek nesillerine aynen öğretmeye devam ediyorlar. Dünya'nın en gelişmiş ülkelerinden biri olmasına rağmen böyle yapıyor da bize ne oluyor?
Ezeli ve ebedi düşmanlarımız Yahudi ve Hristiyanlar, bizi bizden koparmaya çalışıyorlar. Her alanda, farkında mısınız saldırı altındayız. Etik kurallar ismi altında hıristiyanlığı empoze etmeye çalışıyorlar. "Kur'an bize yeter" diyerek peygamberimizden ve onun sünnetinden ayırmaya çalışıyorlar. Çağdaşlık ve modern devletler iş yapmaz işlerini özel şirketlere yaptırır diyetekten her şeyimizi satmış duruma getirmişler. Din ile devlet işleri ayrı olmalıdır diyerek Kur'an'dan ve hükümlerinden bizi uzaklaştırdılar. Kadın erkek eşitliği diyerek aile yapımızı çökertme aşamasına getirdiler.
. Hatta ailemizi ve aile yapımızı çökerttiler. Gençlerimiz evlenmez oldu. Hayat pahalılığından yuva kurma güçleşti. Maneviyata verilen değerler maddiyata dönüştürüldü, zihinlerimiz kapitalleşti, maddi yönden zengin olanlara değer verir hale geldik, ahlâki kuralları arka plâna attık. Modern eğitim diyerek öğretmenleri öğrenci ve veli karşısında etkisiz hale getirdik, böylece eğitimde OECD ülkelerin çok gerisinde kaldık. İnternet bağımlılığıylâ çocuklarımızın beyinlerini başkalarına devrettik. Ebeveynler olarak paramatik duruma dönüştürüldük. Daha bir çok madde daha ekleyebiliriz.
Yazımın girişinde paylaştığım güzel sözde ahlâk kelimesi geçiyor. Evrensel ahlâk islâm ahlakıdır. İslâm ahlakının önderi de Rasulullah sav'dir. Etik kurallar evrenselmiş, ahlâk kuralları örfiymiş. Böyle diyenler saçmalıyor.
Ey Yahudi ve Huristiyan topluluğu! Sizin etik kurallarınızı görüyoruz. Bilim ve teknoloji gücü elinize geçirdiniz, insanlığa yaşattığınız zulüm aşikârdır. Teknolojide zirve yapmışlar, ahlâken dibe vurmuşlar. İslâm ahlakıyla insanlık müşerref olmadığı sürece insanlık zulüm görmeye devam edecek. Her şeyin başı İslam ve maneviyat. İslâm ahlâkı
Peygamberimiz sav - "Ben, güzel ahlâkı tamamlamak için gönderildim" buyurmaktadır. Ahlâkın önemi o derece büyüktür ki ahlaklı olmayan birinin eline silâhı verdiğin zaman, diğer insanlara kurşun sıkar. Ahlâklı insan eline bıçağı aldığında elindeki ekmeği keser, din kardeşiyle paylaşır, ahlâkı bozuk olanlar ise o bıçakla insan keser. Arada bu kadar fark var.
İslâm ahlakıyla müşerref olanlar " elref-i mahlukat" olur, gayri islâmi ahlâka sahip olanlar "esfele safilin" olur. Arada gece ile gündüz arasındaki kadar fark vardır.
Bugünkü dünyadaki zulümler yanlış inanç ve ahlâksız yapılanma sonucundan kaynaklanmaktadır. İyi ki ilâhi adalet var ve iyi ki yapılan her şeyin hesabı sorulacaktır.
Güzel ahlâk üzere olak ümidiyle, sağlıkla kalın
04.12.2023