Abdullah LEBLEBİCİ

Abdullah LEBLEBİCİ

Bu maç için söylenecek çok şey yok, adeta atamayana atarlar oldu.

Futbolun beyefendi oyuncusu Ahmet Çalık’ı 11 Ocak 2022 günü saat 09.05'te Ankara-Niğde güzergahında geçirdiği trafik kazası sonucu kaybettik.

O günden bugüne spor camiasından kimse unutmadı Çalık’ı.

Kendisine bir kez daha Allah’tan rahmet, ailesine ve tüm spor camiasına başsağlığı diliyorum.

Dünya Kupası arası sonrasında ligde oynadığı 3 maçta da kazanamadık.

Lig’de oynadığımız son 9 karşılaşmada sadece 1 kez kazanabilen ve buna karşın bu süreçte 7 beraberlikle elde ederek rakiplerine kolay kolay teslim olmayan Konyaspor, taraftarının da desteğiyle Beşiktaş’ı yenerek hem ilk yarıyı mutlu kapatmak hem de Avrupa yarışında yeni bir kayıp vermeme ümidi ve düşüncesi ile tribündeki yerimizi aldık.

Başımı kaldırıp tribünlere bakınca yer yer boşluklar olsa da önceki maçlara oranla seyirci sayısında belirli bir artış var. Nedeni rakibimizin Beşiktaş olması, bunu da göz ardı etmeyelim.

Maça geçmeden önce şunu da hatırlatayım, bazı kesimler oyuncu kadromuza ağır eleştiriler getiriyor. Sarf edilen cümleleri yazmayacağım, ama yenir yutulur ifadeler değil.

Ağır eleştiri yapanları uyarmak istiyorum. Ligin üst sıralarında kendimize bu kadro ile yer bulduk. Bir iki galibiyet alarak ilk beş takımın içinde oluruz.

RİCA EDİYORUM LÜTFEN AĞIR ELEŞTİRİ YAPMAYIN

Bu düşüncelerimi paylaştıktan sonra maç Konyaspor’un vuruşu ile başladı. Daha birinci dakika dolmadan Rosier’in yaptığı geri pası Mert Günok ayağının altından kaçırınca adeta maça 1-0 önde başladık.

Yediği şok golün ardından bir an önce beraberliği yakalamak isteyen Beşiktaşlı oyuncular topa daha fazla sahip olmaya, kaybettiği her topa ise savaşa gider gibi girmeye başladı. Bu da ister istemez oyunun sertleşmesine sebep oldu.

Hemen korkumu da belirteyim, bu sonuç hakemin durumdan vazife çıkaracağı bir skor. Nitekim korktuğumuz başımıza gelmeye başladı, 22. Dakikada ceza sahamızın önünde olmayan faulü veriverdi.

Bu karar ilerleyen dakikalar için endişemi artırdı.

İlk yarı itibariyle oyunu kendi sahamızda kabul edip kontratak aradık. Birkaç pozisyon da yakaladık, son paslarda başarılı olamadık. Bunun yanında 45 artı 3. Dakikada öyle bir gol kaçırdık ki anlatılmaz, böylece ilk yarıyı 1-0 önde kapattık.

Beşiktaş ikinci yarıya bir an önce gol bulmak için baskılı başladı. 46. Dakikada yakaladığı net fırsattan yararlanamadı.

Buna rağmen hemen karşılık vermekle kalmadık. Oyunun hakimiyeti de bize geçti.

60. dakikaya kadar gol olması gereken pozisyonları ne yazık ki cömertçe harcadık. Bu arada serbest vuruşta bir topumuz direkten auta çıktı.

Her şey yolunda giderken, çıkarken kaptırdığımız top kalemize 67. Dakikada Cenk Tosun’un ayağından gol olarak geri döndü.

Şurası bir gerçek ki, hangi maç olursa olsun 1-0 öne geçtikten sonra mutlaka 2. Golü atacaksın. Fırsat da yakaladık ama atamadık, ama Beşiktaş’ a da ikinci gol fırsatı vermedik diye düşünürken maçın 90 dakika olduğunu unuttuk.

Yine çıkarken kaptırdığımız top, 90 artı 4. Dakikada Souza’nın ayağından kalemize gol olarak geri döndü.

Bu maç için söylenecek çok şey yok, adeta atamayana atarlar oldu.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.