Mustafa Cemal TOMAR
BAZEN İNSANIN HAFIZASI DURGUNLAŞIYOR
BAZEN İNSANIN HAFIZASI DURGUNLAŞIYOR
Beyin dinlendikçe yorulan, çalıştıkça dinlenen bir organdır. Bunu söyleyen beyin Pror. İsmail Hakkı AYDIN'dır. Diğer organlarımız çalıştıkça yorulur. Beyin istisnadır. Tıpkı su misali gibi. Sıfır derecenin altına sıcaklık inince su buz olur, buzun hacmi suyun hacminden fazladır. Genleşme olayı suda diğer bileşenlere göre farklıdır.
Beyin çalıştıkça dinlendiğine göre, beyin bir mucizedir ve yaşadığı müddetçe de üretir. Önemli olan onu kumanda eden mekânizmadır.
O mekanizma bize verilen cüzi iradenin içindedir. İradesine birileri tarafından ipotek kondurmayanlar, diğer bir ifade ile özgür düşünüp düşüncelerini ortaya koyabilenler gelişirler. Gelişen, çağın gerçeklerini yakalayan, dünya nimetlerini kullanabilen her geçen gün güç kazanır.
Sömürü düzeni kuran kurgucular beynin fonksiyonel yapısını çok iyi keşfetmişlerdir. Bir ülkenin toprağını istilâ etmeden önce o ülkenin insanlarının beyinlerini istilâ ediyorlar. Algı operasyonları düzenliyorlar. Beyinleri ele geçirenler, aslında her şeyi ele geçirmişler demektir. Ne kadar aydın diye nitelendirdiğimiz (beyin takımımız) insanlarımız varsa kapitalizmin-sosyalizmin-siyonizmin cenderesinden geçmiştir. Onların cenderesinden geçmeyenler, gelişmekte olan ülkelerin statejik öneme sahip olan koltuklara oturamaz ve icraat yapamazlar. Bizim ülkemiz de dahil midir sorusunun cevabını bilmiyorum. Genel üzücü hakikat maalesef böyledir.
Beyin istilâsına uğramayanımız yoktur. Bu istila sinsice ve sizden birileri gibi görünenler tarafından, mukaddesatlarımız kullanılarak yapılmaktadır.
Müslüman feraset sahibidir, kâmil bir iman ile, şeytanın vesveselerini sezecek, şeytanın oyunlarını bozacak, direktiflerine karşı duracak velayete ve ferasete sahiptir. Müslüman uyanıktır, okuyan ve kendini hem pozitif bilimlerde, hem din alanında en güzel şekilde yetiştirendir. Yönetilen değil yönetendir. Çizilen projelere teslim olan değil, "hak" ekseninde çizdiği projelere başkalarının buyun eğmesini sağlayandır. Müslüman aklını kiraya veren değil aklını kullandır.
Allah Teâlâ' nın saymakla bitiremeyeceğimiz ni'metlerini keşfetmeyi bilen, keşiflerini bütün insanlığın istifadesi için yapmaya çalışandır müslüman.
Acaba gavur ne keşfetti, bize ne kadar ???? verecek, ne kadar hayat hakkı tanıyacak diye bekleyip durmaz medeni müslüman. Her şeyin en iyisine, en güzeline layıktır müslüman. Ona göre çalışır, başkasına muhtaç olmaz, hem önde gider, diğerleri arkadan gelir.
Kurulan oyunda biçilen rolü oynayan değil, masa başında oyunu kuran ve rolleri belirleyen, yerine göre haddini hududunu bildiren topluluğun adıdır müslüman. Aklını pazara çıkaran, beynini başkasına peşkeş çeken değil, Hak'ka kulluk eden haktan ve adaletten ayrılmayandır müslüman
Sonuç olarak beyinlerimizi "efelâ ta'kiluun" ilâhi emir gereği çalıştırmalıyız, kâinat sırlarının esrarengiz ilişkilerini kendimiz keşfetmeliyiz. Günümüzde güçlü olmak beyin gücüyledir. Beyilerimiz olan gençlerimizi para karşılığı Avrupa'ya göndermemeli, her türlü imkânı devlet olarak sağlamalı, ülkemizin ilerlemesini sağlamalıyız. Geçmişi unutmamalı, hafızalarımızı diri tutmalıyız. Yahudi ve Hıristiyanlardan asla ve kata dost olunamıyacağı hakikatini unutmamalıyız. Millet olarak bir olmalı, sağcı- solcu fraksyonlarına ve oyunlarına kapılmamalıyız. El birliğiyle, milli ve manevi ruhumuzla ülkemizi kısa zamanda çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkarabileceğimize inancım tamdır. Beyinlerimizi sahip çıkarsak geleceğimize sahip çıkıyoruz diyebiliriz.Selâm ve Dua ile
11.01.2024
M.Cemal Tomar