USTA İLE SOHBET: DÜŞMEK ÜZERİNE Prof. Dr. Salih Şimşek
- Usta be!
- Efendim.
- Geciktim bugün. Kusura bakma.
- Önemli değil, bazen olur.
- Hafta sonu yaptığımız tartışmanın da deşifre edilmiş notlarını getirdim.
- İyi etmişsin. Bu hafta konu ne idi?
- Bir soruya cevap aramaktı. Bir arkadaş sordu: Eşekten, attan veya deveden düşmek... Bunlardan hangisi en kötüsü?
- Yine ilginç cevaplar olmalı…
- Evet… Sıralayayım da görün.
- Düştükten sonra aynı sanki... Hem düşenin dostu olmaz ki…
- Eşek, eşek… Çok kötü. Ben düştüm de biliyorum.
- Aslında karpuza sormak lazım…
- Eşektir eşek… Çünkü üstündeki düşerken sağlam bir tekme de vurur. Böylece "düşene bir tekme de sen vur" darb-ı meseli gerçek olur...
- Bırakın bunları… Gönülden düşmek en kötüsüdür. Allah kimseyi gönülden düşürmesin.
- Eskiler eşekten düşmek derlerdi.
- Var ya… Bence insanların gözünden düşmek daha kötüdür.
- Onu bunu bilmem ben… Eşekten düşen ölürmüş.
- Damdan düşen bilir, ‘attan düşen değil, eşekten düşen ölmüş’ derler.
- Benim bildiğim eşekten düşmenin daha tehlikeli olduğudur.
- Var ya… Deve engebeli, düşmeyip asılı kalma tehlikesi de var. Bunu da hesaba katmak gerek.
-. Söylenenler doğru olabilir ama bana göre ‘gözden düşmek’ tam bir felaket...
-. Eskiler, ‘eşekten düşene balta kürek, deveden düşene döşşek yatak’ derlerdi.
-. Hangisi olursa olsun, tehlike, ‘düşme şekli’ne bağlı olarak büyür veya küçülür.
-. ‘Eşşekten düşmüş karpuz gibi’ derler… Demek ki var bir hikmeti.
-. Bin ‘eşşek’ diye bilirim. ‘Gözden düşmek’ olayın bir başka boyutudur.
-. Bu konuda en yaygın inanış ‘eşekten düşme’dir. Derler ki at düşene vurmaz deve kindardır tükürür ve ısırır ama eşşek teper adamı… Eşşeğin bir güzel tarafı da gözleridir hani…
-. Diğerlerinin acısı bir süre sonra geçer ama ‘koltuktan düşmenin acısı’ ölünceye kadar geçmez. Bunu etrafımda olan bir kısım zevattan bizzat biliyorum.
- Ben, demin bir arkadaşın ‘gönülden düşmek’ tespitine katılıyorum.
- Ben de ‘eşekten düşmek kötüsü’ fikrini destekliyorum. ‘Dile düşmek’ de iyi olmalı…
- Bakın, illa ki eşekten... Öyle olmasa ceddimiz o sözü söylemezdi.
- Hiçbir düşme, milletin gönlünden düşmekten daha kötü değildir.
- Belki de atı olmayanları gücendirmemek için öyle demişlerdir o sözü…
- Bilirsiniz, ceddimizin her sözünde bir hikmet gizlidir.
- Bir söz daha var, hatırlatayım: Attan düşen ölmemiş eşekten düşen ölmüş.
- Bunu en iyi bilenler üçünden de düşenlerdir. Gerçek şu ki; düştükten sonra fark etmez.
- Allah kimseyi ‘yüksek makam’dan düşürmesin. İşte asıl felaket odur, sonra attan düşmek… Aslında var ya… Düşenin durumu, en kötüsü…
- Hepsi birbirine müsavi bence… Gözden, gönülden ve çaptan düşmemeli, insan…
- Bakın, bir husus daha var: ‘incir ağacından düşen ölür’ derler.
- Attan da eşekten de ikisinden de düşsen bir şey olmaz. Yeter ki çiftelerini yeme.
- Eğer konu ‘siyasette düşme’ ise bunu Kemal’e sormak lazım, o uzmandır çok iyi bilir.
- Hayır, hayır… Unuttuğunuz bir şey var: katırdan düşmeyin de hangisinden düşerseniz düşün fark etmez.
- Ben de fikrimi söyleyeyim bari: Hamamda düşmek daha kötüdür, hiçbir düşmeye benzemez. Tecrübe ile sabittir, düştüm de biliyorum.
- Hiçbir düşüş sana değer verenlerin gözünden düşmek kadar kötü olamaz. Gerisi hikâye…
- Usta! notlar bu kadar…
- Güzel, teşekkür ediyorum. Gelecek haftaya da hazırlanın bakayım.