SANAL DÜNYA FEYS ÂLEMİNDEN Prof. Dr. Salih Şimşek
Yıllardır Sosyal Medya veya sanal dünya ortamı içindeyim. Bu dünyayı tanıyanlar bilirler ki arkadaş oldukları insanların çok büyük bir kısmını tanımazlar, görmemişlerdir, kim olduklarını bilmezler, nerede yaşadıkları belli değildir. Zaten büyük bir kısmı da müstear isim kullanırlar. Bendeniz de bunlardan biriyim. O dünya da sörf yaparken birilerimin bir paylaşımı hoşuma gitmiştir, tanımadığım halde ona veya onlara ‘arkadaşlık teklifi’ yapmışımdır. Kabul edilmişimdir. Ya da benim bir paylaşımım bazılarının hoşuna gitmiştir ve bana arkadaşlık teklifi göndermiştir. Ben de kabul etmişimdir. Süreç hep böyle işlemiştir. Paylaşımların o kişilerce bir süre rağbet görmüştür. Ancak öyle bir paylaşım yapmışımdır ki, o kişilerin bir kısmı tarafından beğenilmez. Olabilir. Herkes ‘her paylaşımı beğenecek diye bir kural’ da yoktur. Gelin görün ki o beğenmeyenlerin biri veya birkaçı, sizin yaptığınız paylaşımınız altına şöyle bir yorum düşer: “Sizden böyle yazı veya resim veya paylaşım beklemezdim”. Şimdi gelelim asıl konuya: Aklı başında bir insan, hiç tanımadığı birinin ‘iyi veya kötü’ bir yazısına bakarak ona 'sizden bunu beklemezdim' der mi?
Bu soruyu 15.000 civarında olan Facebook arkadaş grubuma ilettim ve ne düşündüklerini sordum. Yığınla cevap geldi. İşte onlardan bir kısmını aşağıda sizlere sunuyorum:
- Sanki cevabı içinde vermişsiniz gibi... Aklı başında değil demek ki…
- Der mi? Der… Demezse, zaten dememiştir. Binaenaleyh, dediyse demiştir, demediyse dememiştir...
– Eğer o kişi allameden biri ise elbette der. Neden demesin ki? Kendi ekseni etrafında allameden olmaları, onlara bu hakkı tanır. …
- Ne garip! Bazı ademoğulları, mizahtan anlamıyor, tebessüm ettirecek paylaşımların ne olduğunu bilmiyor, edebi sanatlardan haberi yok. Kalkıyor yaptığınız bir espriye ‘kütük’ gibi yorum yapıyor. Sonra da ‘bilgili’ geçiniyor.
- Üstelik bir de talimat veriyor. Şunu paylaş bunu paylaş. Sanki kendisi paylaşsa olmuyor. Herkesi sizi kendi emrinde çalışan biri mi sanıyor ne?
- Üzülüyorsun, takma diyorlar. Kızıyorsun, değmez diyorlar. Boş veriyorsun gamsız diyorlar. Konuşuyorsun, muhatap olma diyorlar. Çekip gidiyorsun, mücadele et diyorlar. Alttan alıyorsun, tepene çıkardın diyorlar. Bağırıyorsun, sakin ol diyorlar. Aklı başında davranıyorsun, bu kadar uslu olunmaz diyorlar. Ölünce ne diyecekler? Muhtemelen. Ölüm sana yakışmadı. Normal tabii, dirimizi beğenmediler ki ölümüzü beğensinler.
- Sakalsız bir aksakal ‘kafana ‘takkeden başka bir şey takma’ diyor!
- Dostum! Baya dertlisiniz ama burası sanal ortam… Bu eleştirileri kafanıza takmayın.
- Bakıyorum da… Takıntı yapsanız zaten bunları yazmaz şutlardınız. Siz tecrübeli bir eğitimcisiniz. Bunları yazarak da eğitim verdiğinizi düşünüyorum.
- Bir Derviş şöyle demiş: "Olmaz olmaz deme, Olmaz olmaz."
- O dervişi anlayan olsa var ya...
- Seviliyor ve sayılıyorsunuz… Misafir umduğunu değil, bulduğunu yer, sipariş yok…
- El âlemin en akıllısı, 'hayretler içinde' şimdi arkadaşlıktan çıktı. Uzaktan seyredecek!
- ‘Şimdi uzaklardan bakan ben oldum’ şarkısını söylüyordur.
- Bir başka Dervish de "Cahil olmak ne güzel şey; Her şeyi biliyorsun. " demiş demesine ya... Asıl olan irade ve özgürlük de o kadar güzeldir. Anında faydası görülmüş bile.
- Bir tomruğun ‘kürdan’ olabilmesi için birçok merhaleden geçmesi lazım. Yoksa sadece ‘kütük’ olarak kalır. Espri yapmak ve espriden anlamak bir yetenek işidir, o yetenek yoksa kişide, yapılan espri karşında trene bakar gibi bakar.