Ülkemiz artık 'ana muhalefet partisi' kavramı yerine 'yavru muhalefet partileri' kavramına hazır olmalı!
Kim veya kimlerin adına, hangi ideoloji veya görüş adına yapılacaksa yapılsın, en kalıcı ve kendine göre sağlıklı DEVRİM, ancak eğitim yoluyla yapılır.
Nedir zaman nedir? İniş mi çıkış mı? Dost mu? Düşman mı? Nerede eğleşir, nerede bulunur? Neden çok hızlı geçer, hiç kimseyi biraz olsun beklemez?
Spor müsabakalarında ‘iyi olan kazansın’ diyorlar. Niye ki? İyi olanın kazanması şart mıdır? Biraz da 'kötüler' kazansa, belki onlar da 'iyi' olur. Olmaz mı?
Halen hayatta olan her kim olursa olsun, onların bulundukları mevki sebebiyle, isimleri hiç bir kamu kuruluşuna verilmemelidir. Verilenler de hemen değiştirilmelidir!
Bir dost sormuş: Hiç na’pacağını bilmez halde aval aval sağa sola baktığınız oldu mu? Diğeri de cevap vermiş: En çok onu yapıyoruz zaten. Başka bir şey yaptığımız yok ki...
Ne garip! Koskoca CHP de, Canan’ın Atatürk’ü reddetmesine karşı çıkıp, "burası Atatürk'e meydan okunacak yer değildir, bu kadına haddini bildirin" diyen bir Atatürkçü CHP’li yok mu?
Evet, evet… İnsanoğlu şimdiye kadar tüm devrimleri yaptı. Biz Türkler de yaptık. Bir de son olarak ‘insan olmak için bir devrim’ yapabilsek, tüm dertlerden ve sıkıntılardan kurtulacağız.
Can Azerbaycan’da Bakû’nün köylerinde ‘sevmek’ ve ‘acımak’ anlamında "zavallı çocuk " yerine "Hayvan Uşak", kullanılmaktadır bazen… Ben de şimdi diyorum ki; ‘hayvan uşaklara' acıyın!
İhtiyaç içinde olan her kim olursa olsun (dini, ırkı, rengi, deseni, tabiiyeti veya her hangi bir özelliğine kakılmaksızın), imkân varsa, yardımına koşmak ‘insanî’ bir davranış biçimidir ve aykırı davrananların insanlıkları sorgulanmalıdır.
Allah, her canlıya yaşadığı coğrafya ve şartlara uygun kabiliyetler bahşetmiş olmalı... Afrika’da Zulu kabilesinde, ilginç kaplar içinde, hiç dökmeden, çok uzaklardan evlerine, başlarında su taşıyan kadınların dengesi gibi… Kim bilir başka izahı var mı?
Bazen öyle olaylar oluyor ki etrafımızda, gülmek mi, ağlamak mı, tebessüm etmek mi, yoksa sırıtmak mı gerek? Karar veremiyorum. Mesela yurdum Müslüman’ından biri şöyle çarpıcı bir tespitte bulunmuş: "biz adamı Müslüman biliyorduk, meğer şâfiymiş !"
Amerika, İngiltere, Almanya, Çin, Suriye ve daha pek çok ‘insan olmayan’ ülke yöneticileri, utanmadan ve sıkılmadan, ‘insan hakları’nı savunuyor… Allah, Allah… Garibim hayvanlara hakaret olmasın ya, ‘hayvan hakları’nı savunsalar, hadi bir dereceye kadar, kabul edeceğim…