Prostat hastalıkları ile mücadelede erken teşhisin öneminin çok büyük olduğunu belirten uzmanlar, bu yüzden sağlıktan olmamak, daha uzun ve sağlıklı yaşamak için 40’lı yaşlara ulaştığında yıllık prostat muayenesinin aksatılmaması gerektiği uyarısında bulundular.
Sadece erkeklerde bulunan bir organ olan prostatın, ergen dönemden itibaren büyüyerek görev yapmaya başladığını belirten uzmanlar, ortalama 25 yaşına kadar fonksiyonların artığını ve daha sonra faaliyetinde yavaş yavaş azalma görüldüğünü söylediler.
Uzmanlar, yaş ile birlikte gelen aktif cinsel yaşamla beraber prostatla ilgili görülmeye başlayan hastalıklar da ortaya çıktığını ifade ettiler.
Üroloji Uzmanı Profesör Doktor M. Kamuran Bircan, prostat hastalıklarının genç ve orta yaşlarda daha çok iltihabi hastalıklar olarak görüldüğünü, ileri yaşlarda büyümeye bağlı olarak irileşme (kanser olmayan) ve kanserler görülebildiğini belirti.
Prostat hastalıkları ve kanserlerinin çok değişik derecelerde görülebildiğine dikkat çeken Profesör Doktor Bircan, bu hastalıkların bazen hastada sorun yaratmazken; bazen hastanın hayatını kaybetmesine neden olduğuna dikkat çekti.
“Sinsi Hastalık: Prostat Kanseri”
Prostatta meydana gelen kanser olmayan irileşmeler kısaca BPH olarak tanımlandığını bilgilendirmesine ekleyen Bircan, “Prostatın büyüyerek idrar akışını yavaşlatmasına ya da tamamen tıkanmasına yol açan BPH, idrar yolu iltihabının gelişip ilerlemesine ve kanama olasılığının artmasına da neden olabiliyor.” Dedi.
Prostat kanserinin sessiz ve sinsi seyreden bir hastalık olduğunu vurgulayan Bircan, “Kanserin hastada idrar yolu şikâyetlerine çok geç neden olduğunu bu yüzden de yakınmalar ile doktora gelen kişilerde kanser hastalığının ileri evrelere ulaşmış oluyor. Bu açıdan BPH çoğu zaman daha ciddi hastalıkların saptanmasında yardımcı rol oynuyor çünkü hasta idrar yapma sıkıntıları ile doktora daha erken başvurarak erken tanı yolunda önemli bir adım atıyor.” İfadelerine yer verdi.
“Hekim tercihi dikkate alınmalı”
Prostat kontrolü konusunda hekimin tercihinin önemini belirten Bircan, total PSA(Prostat Spesifik Antijen) seviyesinin ölçülmesi gerektiğinin ve rektal yoldan (makattan) prostatın parmakla muayenesinin mutlaka yapılması gerektiğinin altını çizdi
Hekimler ayrıca gerekli gördükleri durumlarda idrar tetkiki, kreatinin ve idrar akımının hızının ölçülmesini, ultrasonografi ve PSA’nın diğer tiplerini de isteyebileceğini ifade eden
Bircan’a göre kontroller süresince hekimlerin en çok karşılaştıkları problem, kişilerin parmakla yapılan prostat muayenesine karşı olan dirençleridir.
Özellikle tüm teknolojik gelişmelerin yanında bu şekilde muayene edilmeye anlam veremeyen kişilere karşı Bircan, bu tip muayenenin gerekliliğine vurgu yaparak, “Prostatın sertliği kanser açısından uyarıcı bir bulgudur ve bu sertliği tespit etmenin henüz başka bir yolu yok. Bu yüzden kontrole gelen kişiler bunun tanıya yönelik çok gerekli bir muayene yöntemi olduğunun farkında olmalılar” ifadelerini kaydetti. (İLKHA)