OY VERMEK BİR SORUMLULUKTUR

OY VERMEK BİR SORUMLULUKTUR
Oy vermek demek, alternatifler içerisinde birini tercih etmek demektir. 28 Haziran'da sandık başına gideceğiz ve iki alternatiften birisini tercih edeceğiz. Demokrasi gereği tercih sayısı fazla olan taraf 5 yıllığına ipi göğüsleyecektir. Rabbimiz hayırlı olanı tercih etmemizi cümlemize nasip eylesin.
Tercih yaparken bir imtihanda olduğumuzu unutmayalım. Konu orada bitmiyor. Tercihlerinize yetkili kıldığımız otorite hayır ya da şer adına ne yaparsa sorumluyuz. Sevabına da günahına da ortak oluruz. Nasıl ki bir alış-veriş yapıldığında kârı da bizim zararı da bizim ise bu durum da aynıdır. O yüzden tercihlerinizi yaparken kulluğunuzun gereği olarak iyi araştırma yapmalıyız. Aksi takdirde yanlış tercih yapar, ziyana uğrayanlardan oluruz.
Cenab-ı Hak Hucurat Suresinin 6. Ayet-i Kerimesi'nde şöyle buyuruyor."Ey iman edenler! Eğer fasıkın biri size bir haber getirirse onun doğruluğunu araştırın. Yoksa bilmeden bir topluluğa sataşırsınız da sonra yaptığınızdan pişman olursunuz". Reçete ortadadır. Basında yer alan haberlerin tamamının perde arkası mutlaka araştırılmalıdır. Hiç bir şey bizlere lanse edildiği gibi değildir. Dünyayı ve dolayısıyla ulusları yönlendiren güçler hakkı değil, kuvveti üstün tutmaktadırlar. Kuvveti üstün tutanlar hakimiyetlerini devam ettirmek için her türlü argümanı kullanırlar. Bunun yansımaları her ulusta mevcuttur. O yüzden her mü'min çok uyanık olmalıdır. Bir örnek vermek gerekirse; "Çok zenginleştik, baksana herkesin altında son model araba var, çoğumuz lüks evlerde yaşıyoruz" söylemlerine sık sık rastlamaktayız. Ancak ev ve araba sahibi olanların çoğunun bankalara iki trilyona yakın borcu olduğunu görmek ve ona göre değerlendirme yapmak lazımdır. Üniversite sayısı yüz iken iyi yüz oldu söylemi elbette doğrudur. Ancak 2 milyona yakın gencimizin üniversite mezunu olduğu halde iş bulamamaktadır. Tek tarafa bakarak değerlendirme yapmak bizi büyük yanılgı içine sokmaktadır.
Burada dikkat edilirse ürünün iyi tarafı gösteriliyor, kötü tarafı ise örtbas edilmektedir. Sahte reklamcılar malın iyi tarafını gösterirler, kötü tarafını gizlerler. Dürüst müminler ise malı olduğu gibi gösterirler. Bu arada yaptıklarınızdan sorumlu olduğumuzu örneklendirmek isterim.
Örneğin;liyakata uymadan akraba- i taallukatlarını iş başına getirmek hak ihlalidir. Oy verenler de bu icraattan paylarını alırlar. Yıllar önce İmam Hatiplere meseki okullara uygulanan kat sayı zülmünün ortadan kaldırılması, başörtüsü zulmünün kanunen olmasa da sona erdirilmesi destekçilere olumlu yönde Hâk Teâlâ sevap yazacağı muhakkaktır. Bu örnekleri çoğaltabiliriz.
Kısaca her yaptığımızdan sorumluyuz. Ankebut Suresi'nde Cenab-ı Hak şöyle buyuruyor: (2) -" İnsanlar, imtihandan geçirilmeden, sadece "İman ettik" demeleriyle bırakılıvereceklerini mi sandılar". İmtihan için dünyaya geldik, her yaptığımızdan sorumluyuz. Sadece "iman ettik" demekle kurtulamayacağımız ayan beyan ortadadır. Yetki vereceğimiz kişileri iyi analiz yapmadan, etraftaki söylentilere bakarak, kuvveti üstün tutan zihniyetin hezeyanlarına kanmayalım. Oyumuzu az bir paraya satmayalım. Olaylara emperyal güçlerin bize dayattığı ve önümüze koyduğu gözlükle bakmayalım. Tercihimizi haktan yana, değilse hakka yakın olandan yana kullanalım. Selam ve Dua ile...
27. 05. 2023
05355217697
Başöğretmen
M. Cemal TOMAR