Yüz binlerce insân evsiz yurtsuz kaldı.Evleri,bağ ve bahçeleri âteşe verildi.
2012 yılından itibâren tecâvüze uğrayan kadınların ve yakılarak şehîd edilen insânların haddi hesâbı yokdur.
Böyle bir kıyımı yapanlar "Aung San Suu-kyii"denilen kahbe Burma Başkanı ile eski ordu mensûbu"Khın Nyunt" isimli budist bir râhibin kurup yönetdiği 969 isimli örgüt..!
Miâdını doldurmuş âtıl bir teşkilât olan bir“leş”miş milletler yine susuyor...! Öldürülen Müslümânsa;
Herkes birdenbire sağırlığa başlıyor, körlüğe demir atıyor ve sessizliğe kök salıp üç maymunu oynuyorlar.
Biliyorum ve inânıyorum ki; bu çığlığa Türkiye'den başka sâhib çıkan olmuyor.
"Arakan"da kan akıyor...!
Bütün dünyâ gibi müslîm "Arab kızları"câmdan bakıyor.Her nedense dünyâ Müslümânları bir türlü gür seslerini yükseltmiyorlar....!
Oysa el'ân şu dakikâ Myanmar’da müslümânlar aç bî-ilâç kaçarak cânlarını kurtarmak için yollara düşüyor,kurtulamayanlar şehîd ediliyor.
Bendeniz elimle bu musîbeti defedemesem de mezâlimi
lânetliyorum.Ve onlar için “Yaşasın cehennem” diyorum.Zâlimlere buğzediyorum.
Az da olsa Patinili (Tayvand)dan gelen "Seriyye Mücâhidleri"nin
yetişmesiyle tesellî oluyorum.
İki milyonluk Katar'a aslan kesilen zengin Arâb Ülkeleri,İrân,Malezyâ,
Endonezyâ gibi nîsbeten güçlü olan İslâm ülkeleri hâni neredeler?
Peki biz ne yapıyoruz?
Elbetdeki, boş durmuyoruz.STK.lar derhâl olay yerlerine intikâl ederek infâk ve iâşe gibi hîzmetlerini sunmaya başladılar.
"Reîs"ise; dünyâyı ayağa kaldırmaya çalışıyor.Öncelikle kapasite üstü diyerek sınırlarını kapatan Bengaldeş'den sınırlarını açmasını istedi.Hamdolsun bu tâlebimizi kabûl eden Bengaldeş kendilerine sığınan "Arakan"lılara kotasız bir şekilde sınırlarını açdı.Ayrıca;
dün Birleşmiş Milletler Başkanı ile telefonla görüşdü.
Öteden beri asla dostluğuna
güvenilemeyen, ancak; "Burma" üzerinde etkisi olduğu bilinen İngiltere marîfetiyle BM.'ni toplantıya çağırdı.Evvelemirde yapılacak iş;
"Akan kanın ve göçün derhâl durdurulması ve "Burma Müslümânları"nın ülkedeki kimliklerinin biran evvel teminât altına alınmasıdır.Zirâ;
Hâlen ve fiilen haydûd "Burma Devleti", ülkede yaşayan bir milyon Osmanlı torunu Müslümânın kimliğini ve inâncını resmîyet altına almış değil.!
Bir milyonluk Müslümân kesim, 53 milyonluk nüfusun yüzde ikisine tekâbül etmektedir.
Elbette ki; zulûm gören hiçbir mazlûmun gözyaşı boşa gitmeyecekdir İnşâ-Allâh..!
Bu katliâmı yapanlar,yaptıkları zulûm ve kanda boğulacaklardır.
Mazlûmların âhları ve gözyâşları onları kahr u perîşân edecekdir.
Zulûm ebed müdded olmadığı gibi zâlimlerin yaptıkları da yanlarına kâr kalmayacakdır.Mazlûmun âhı
illâki ehl-i sâlibin güneşini yerinden sökecekdir.
Cenâb-ı Mevlâm Kur'ân-ı Azîmüş-şân/İbrâhim Sûresi/42.ayetde buyuruyor;
"Sakın Allâh’ı zâlimlerin yapdıklarından hâbersiz sanma..! Allâh, onları ancak; gözlerin dehşetle bakakalacağı bir güne erteliyor."
Ey "Myanmar"diye adını değiştiren "Burma" keferesi..! Aklını başına devşir..!İsmini Myanmar olarak değişdirsen de nâfile...!
Yine de kurtulamayacaksın sen bu "Osmanlı Torunları"ndan..!
"Burma" desen de adın gibi seni "burup"iğdiş" etmezlerse onlara yazıklar olsun..!
Şu günden itibâren tıpkı Bosna'daki gibi kendi"kurtuluş ordularını"
kurmaları ve gerillâ harbine başlamaları gereklidir.
Hatda mümkünse 200 bin kişilik "İslâm Ordusu"ndan az bir kuvvetin yardıma gönderilmesi de icâbedebilir.
"Atakan"ın geleceği için merhûm Abdurrahîm Karakoç'un dediği gibi her zaman ümîdvarız.
Her dâim müm'înin umûdu dağlardan büyükdür..!
"Fil çoğalsın Ebâbilden umût kesilmez,
Firavûn azsa da Nilden umût kesilmez,
Zâlimler ölmüyor diye yese kapılma;
Sabret hele Azrâil'den umût kesilmez."A.Karakoç
Kalın sağlıcakla.. !
Yorum Haber: Yusuf Zabun