MÜZAKERE [NİSA 43 HAKKINDA]

Prof. Dr. Zeki BAYRAKTAR

Malum olduğu üzere Nisa 43’te ‘’Yâ eyyuhâ-lleżîne âmenû lâ takrabû-ssalâte veentum sukârâ hattâ ta’lemû mâ tekûlûne…’’ buyruluyor. Bu ayeti neredeyse tüm mealler ‘’Ey iman edenler! Sarhoş iken ne söylediğinizi bilinceye kadar salata/namaza yaklaşmayın…’’ şeklinde tercüme ediyor. Çünkü sukârâ/sekerât kelimesinin sözlük anlamı böyle.

.

Ancak bu meallerde [benim tam izah edemediğim] şöyle bir durum var;

Ne dediğini bilemeyecek kadar sarhoş olan biri kendisinin bu durumundan da habersizdir. O halde böyle biri kendi durumunu nasıl muhakeme edecek de böyle davranacak?

Yani bu emri [ayetin ne dediğini] nasıl algılayacak?

.

Maksadımı daha iyi anlatabilmek için şöyle bir misal vereyim; ‘’Baygın biri ayılana kadar havuza girmesin ve yüzmesin’’ denebilir mi? Baygın olan kimse zaten bunu yapamaz ve bu emri algılayamaz, öyle değil mi?

.

Kur’an, ne dediğini bilemeyecek kadar sarhoş olan birine mi hitap ediyor yoksa burada başka bir şey mi var?

.

Ben içinde sukârâ/sekerât geçen diğer ayetleri de inceledim ve belli bir sonuca vardım ama henüz tam mutmain olabilmiş değilim. Yardıma, önerilerinize ihtiyacım var…

[şimdi ameliyathaneye gidiyorum çıkışta görüşürüz inşallah ]

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.