MÜSLÜMANLAR OLARAK SORUMLULUKLARIMIZ
Yahudi olan İsraillilerin Gazze' deki müslümanlara yaptıkları zulümlere ve vahşice katliamlara dolaylı olarak müslümanların da payı çoktur. O zalimleri lanetlemekle, beddua etmekle, gösteriler yapmakla, mallarını boykot etmekle mesuliyetten kurtulacağınızı mı zannediyorsunuz.
Kahrolası İsrailliler ve destekçileri, inançlarının gereğini yapıyorlar kendilerince. İdeallerini gerçekleştirmek için gece-gündüz durmadan çalışırlar, fen ve teknoloji bilimini geliştirmek ve imkanlarından faydalanmak için olanca gayret sarf ederler. Evrenin sırlarını keşfetmeye çalışıyorlar. "Efelâ ta'kiluun" ce olayları ve objeleri kullanırlar. Ayrıca şeytanın bütün tuzaklarını harekete geçirerek başta müslümanları ve insanlığı hegemonyaları altına çalışırlar. Sömürü düzenini hayata geçirerek kendileri dışında bütün insanlığı sömürürler. Yıllık değil yüz yıllık plânlar yaparlar. Elde ettikleri maddi gücü ve ürettikleri modern silâhları gerek gördükleri zaman sonuna kadar kullanırlar. Dünya üzerinde etkin olabilecek siyasi, ekonomı kuruluşları varsa hepsinde etkin olmayı bilirler. Nice ulusların başına sinsice iş başına getirdikleri adamlarla nice ulusları kendilerine hizmet ettiriyorlar. Böylelikle güçlü bir yapıya kavuşuyorlar. İstedikleri gibi dünya üzerinde at oynatabiliyorlar.
Hemen hemen dünyanın bütün kaynaklarını ulusların içindeki iş birlikçileriyle kullanabilecek durumdadırlar bir avuç yahidi- İsrailliler. Dünyanın en büyük terör devleti kabul edilen ABD'nin yönetimi de bu Yahudilerin elindedir. Nerde bir kaymak varsa, nerde bir stratejik nokta varsa oranın altında yahudi parmağı vardır. Bütün dünyanın hakimiyetini ellerine geçirmişlerdir. Onların müsaade ettiği ölçüde biz ancak müslümanlığımızı yaşayabiliyoruz. Kendi menfaatlerine zarar vermeyecek ibadetleri yapmaya müsaade ediyorlar müslümanlara. Namaz, oruç, hac, zekât, sadaka, nikâh, ...gibi ibadetleri yaptığımızda onlara faydamız olur zararımız olmaz. Dinimiz faize şiddetle karşıdır, bu maddeyi müslümanlar olarak yönetim şeklimize sokmak istiyoruz dediğimizde, iş birlikçileri *lâikliğe" aykırı bir taleptir diyerek hemen red ediyorlar. Cami, çeşme, yüksek katlı binalar, yollar, hava alanları, lüks oteller, modeller, plâjlar, millet bahçeleri, saraylar, lüks villalar... yapmamıza da karşı çıkmazlar.
Ağır sanayi kurma, kendi silâhımızı yapma, üretime yönelik fabrikalar kurma, yerli araba üretme, bilim ve teknoloji yatırımlarına yönelme noktasında yapılacak her türlü çalışmaların her türlüsüne karşı çıkarlar. Daha neler neler yapıyorlar. Burada anlatmakla bitmez.
Onlar böyle yaparken bizler ne yapıyoruz? Horul horul uyuyoruz, dinimizin sadece ibadet kısmını yapmaya çalışıyoruz, iç çekişmelerle, hamasetle, kimlik siyaseti yapmakla, laik- anti laik gruplara ayrılarak birbirimizi suçlayarak, borç ve faiz batağına saplanarak, daima borçlanarak ekonomiyi yönetmeye çalışarak, üretmeden tüketmeyi bir politika haline getirerek, geçmişimizle övünerek, yıllarca emek vererek kurduğumuz fabrikaları özellleştirme ismi altında arsa fiyatına satarak ve daha sonra kapatarak, ehil olmayan insanları iş başına getirerek, milletin algılarını değiştirerek, lüks ve şatafata yönelerek, bilim ve teknolojiyi idhal ederek, kaynaklarımızı siyonizme hizmet eden kuruluşlara peşkeş çekerek ...ülkeyi yönetmeye çalışıyoruz. Hemen hemen bütün müslüman ülkelerin genel yönetim biçimleri böyledir. Hatta bizden çok aşağıdalar.
Dünyanın en büyük on şirketi dolar bazındaki ihracatları bir trilyon doların üzerindedir. Bunların yıllık ciroları bizim GSMH'dan daha çoktur. Yıllık kârları her birinin on milyar doların üzerindedir. Apple'nin kârı 50 milyar dolara yakındır.
Dünyanın en büyük şirketlerinden Apple ve Microsoft hakkında detaylı bilgi verirken, dünyanın en büyük 10 şirketi sıralaması ise şu şekildedir;
Amazon: 299,3 milyar dolar
Apple:297,5 milyar dolar
Google: 281,4 milyar dolar
Microsoft: 191,6 milyar dolar
Walmart: 113,8 milyar dolar
Samsung: 99,7 milyar dolar
ICBC: 69,5 milyar dolar
Verizon: 67,4 milyar dolar
Tesla: 66,2 milyar dolar
TikTok: 65,7 milyar dolar
Bu rakamlar muhtemelen dolar bazındaki değerleri gösterilmektedir. Ekonomik olarak bakıldığı zaman bu şirketlerin her birinin yıllık cirosu Türkiye ve onlarca müslüman ülkeden daha çoktur. Her şirket nerde ise güçlü bir devlet gibi. Bu şirketler kendiliğinden kurulmadı. Hepsinin altında çalışma vardır. Teknoloji vardır, akıl vardır bilim vardır. Allah Teâlâ dünyada çalışana veriyordur.
Çalışmadan başarı elde edilmez. Fiili dua, sonra kavli dua gerekir. Allah Teâlâ'nın kitabını okumak demek sadece Kur'an'ı Kerim okumak demek değildir. Kâinat kitabını okumak da O'nun kitabını okumak demektir. Bütün dünya müslümanları olarak her yönüyle geri kaldık. Ne zaman ki bizim üzerimizde oynanan oyunları farkeder, titrer kendimize gelir, Allah Teâlâ'nın ipine sımsıkı sarılır, bilim ve ilmin gereklerini yerine getirirsek o zaman zafer bizim olacaktır Allah Teâlâ 'nın izniyle. Selâm ve Dua ile...
11.11.2023
M. Cemal TOMAR