Diyanet İşleri Başkanımız Prof. Dr. Ali Erbaş'ın en son hutbesinde söyledikleri üzerine LGBT (Lezbiyen, Gey, Biseksüel ve Transgender) Derneklerinin ve destekçilerinin başlattığı karalama ve linç etme faaliyetleri gerçekten akıllara zarar çabalardır. Onların zinayı ve eşcinselliği normal bir şeymiş gibi gösteren bu tavırları doğrudan aileyi hedef alma, toplumumuzu bozma, milli değerlerimizi yozlaştırma, dini ve ahlaki değerlerimizi hiçe sayma anlamı taşımaktadır.
LGBT Derneklerinin insan hakları üzerinden Sayın Başkan'a yüklenmesi ve kendilerine yönelik nefret söyleminde bulunduğu iddiasıyla onun hakkında suç duyurusunda bulunması ise ancak haddini aşma ile izah edilebilir. Zira hiç kimse insan haklarının arkasına sığınarak cinsel sapkınlıkları bu ülkede normal ve meşru bir şeymiş gibi gösterme hakkına sahip değildir.
Bir Diyanet İşleri Başkanı daha başka ne demeliydi? Zinayı ve eşcinselliği meşru mu ilan etmeliydi? Bu bakımdan dini hassasiyete sahip olan kişiler olarak bizler Sayın Başkanı haklı buluyor ve destekliyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın ve diğer yetkililerin ona desteklerini anlamlı buluyoruz. Ciddi ve vakarlı bir açıklamayla kamuoyunu bilgilendiren İlahiyat ve İslami İlimler Fakülteleri Dekanlar Konseyini tebrik ediyoruz. Bununla birlikte sürecin kaba söylem ve kavgalarla amacından saptırılmamasını da arzu ediyoruz ve cinsel sapıklık bataklığına düşmüş olan insanlarımızın bu bataklıktan bir an önce kurtulması için içtenlikle du ediyoruz.