LAİKLİK BİR DİN MİDİR?
Son zamanlarda Laikliği din edinenler geçmişte olduğu gibi şimdi de TV ekranlarına çıkarak, altı yaşındaki çocuğun evlendirilmesi yalanını bahane ederek İslam dinine olan kin ve nefretlerini kusmaya devam ediyorlar. O laikçiliği din edinenleri geçmişte de çok gördük. İnanın "besmele" çekmesini bilmezler dinci kesilirler. Kur'an'ın bütün ahkamlarını biliyormuş gibi konuşuyorlar. Hayatımızın her safhasını kuşatan Yüce İslâm Dinimizi güya sadece iç dünyamıza hapsetmek istiyorlar ve diyorlar ki; " Din ile devlet işleri" ayrıdır. Bu cümle o laikçilerin en temel inanç esaslarından birisidir. Çünkü bu zevatlar mekteplerde böyle okutulmuşlardı. Maalesef mekteplerimizde hâlâ bu esaslar aynı şekilde okutulmaya devam edilmektedir. Kim laikliye inanır, onun esaslarını kabul eder, İslam'ı Allah Teâlâ ile kul arasında kalır derse, onun dini "laiklik dini" olur. Kim de İslam bir hayat nizamıdır. Bütün hayatımızı kuşatan hükümleri mevcuttur, hem dünya hayatınızı dizayn eder, hem ahiret hayatımızın kazanılmasını sağlar, devletimize de karışır milletimize de derse ve bunun mücadelesini verirse o kişinin dini de "İslam dini" olur. Bu konunun başka bir izahı yoktur.
Her geçen gün İslam'a ve müslümanlara saldırma versiyonları değişse de hedef "İslam ve müslüman"dır. Hak batıl mücadelesi her yerde ve her zeminde kıyamet saatine kadar devam edecektir. Bize düşen görev hak yolunda sefere çıkmaktır. Hak Teâlâ dilerse bizleri zafere ulaştırır. Zafer Allah Teala'dandır.
28 Şubat zihniyeti sona doğru yaklaştı sanıyordum. Sol cenahta kırılmalar olduğunu düşünmeye başlamıştım. Son yaşanan tartışmaları izlediğimde yanıldığımı farkettim.
İslam'da 6 yaşındaki bir "ana sınıfı öğrencisi" ile asla nikah kıyılmayacağını dünya bilir. Reşit yaşına ulaşmayan hiç kimse dinimizin hiç bir hükmünden sorumlu değildir. Bir zevat bilmem hangi tarikat ismi altında böyle bir şey yapmışsa kendisini bağlar. Öyle bir kimsenin yanında hiç bir müslüman yer alamaz. Öyle bir alçaklığı anlatacak kelime de bulamaz. Bir kasa elmada bir çürük elma gördüğünüzde tüm kasadaki elmalar çürüktür derseniz, sizin amacınız, " üzüm yemek değil, bağcıyı dövmektir". Sizin bu numaralarınızı ve din düşmanlığınızı kimse yemez.
Eğer samimi iseniz sizin cenahtan işlenen günahlardan da bahsediniz. Eminim sizin mahallede bu konularda çok fazlasıyla katmerli günahlar işlenmektedir. İddia ettiğiniz olayın çok daha katmerlileri işlenmektedir. Biraz da onlardan konuşun samimi kimseler iseniz?
Bunların hallerıini Bakara suresinin 11 ve 12. Ayetleri çok güzel açıklamaktadır. " Kendilerine yeryüzünde fesatlık çıkarmayın denildiği zaman, " biz ıslah edicileriz" derler. . İyi bilin ki, onlar bozguncuların ta kendileridir. Fakat farkında değillerdir. Geçmişte böyle, şimdi de böyle, gelecekte de böyle olacaktır.
Özet olarak diyorum ki, asla iddia edilen olayı tasvip etmiyoruz. Doğruysa lanetliyoruz. Türkiye'de ve Dünyada çok fazla miktarda Laikçilik dinine mensup olan insanlar var. Onların dinimize saldırılarına asla müsaade etmeyeceğiz. Onların esas gayesi İslam'a ve müslümanlara düşmanlık yapmak olduğunu unutmayacağız. Onlar ıslah ediciler değil, fesat çıkarıcı olduklarını beynimize nakşedeceğiz. Laiklik dininin prensiplerine boyun eğip (Allah Teâlâ korusun) inancımızı tehlikeye sokmayacağız inşallah. Selam ve Dua ile...
08.062023
Başöğretmen
M. Cemal TOMAR.