Bak neler oldu neler, bu alemde,
Duyma...utanırsın mezarda dede.
Takım elbise, kravat var devede,
Baykuş vali, kargalar bakan dede.
Artık sarhoşa, diyorlar evliya,
Normale döndü aleni zina,
Çok insanda var, yazlık kışlık bina,
Şükür yok, ayıp yok...boynuz çok dede.
Nimet bol...şükür yok...sürü pek azgın.
Ahlak öldü, edep hasta, millet çılgın.
Baba-oğul, bacı gardaşa dargın.
Sevgi ayda...saygı mezarda dede.
Bir alem ki, alem tiksinir alemden,
Ayıya dayı derim, bi çaremden,
Gavur kaçar mümin kaçmaz mahremden,
Hak kim, batıl kim, bak karıştı dede.
Her yeni gün, aratır dünkü günü,
Deniz dibinde, yaparlar düğünü,
Bedenimiz sağ, fakat kalpler ölü,
Millet bir illet, yaşam zillet dede.
Kelimeler utanır, kalem üzgün,
Yer yarılır, gök ağlar, alem küskün,
Kala-kala balıklar, kaldı düzgün,
Yüz kızarmıyor, gül kızardı dede.
Mezardan ses var, selam yok diriden,
Hatır sorar olduk, cin'den periden,
Sen keyfine bak, hayır yok geriden,
Torun hip hop, evlat kolbastı dede.
Ne çivi kaldı çıkmadık, ne kaynak,
Kötüler ağa paşa, iyiler ahmak,
Garibin başı davul, vurur tokmak,
Uzaktan sesi hoş gelir, hoş dede.
Yol bitti, bir ileri iki geri,
Seyreden seyrdene, boş treni
Yüzmüyor; dağları aşıyor çok gemi.
Garip düz ovada şaşıyor dede.