Feminist tabirini kullanmak pek hoş olmasa da durumu izah edecek başka kelime bulamadığımızdan şimdilik ödünç almış bulunmaktayız.Daha doğru bir kavram önerenler olursa seviniriz. Umumi talep üzerine Feminist kelimesini "Kadın Hakları Savunucu" olarak değiştirdim.
Mubarek annelerimizden Ümmü Seleme Resulullah'a şöyle bir sitemde bulunur:
- "Ey Allah'ın Resulü! Kur'an'da hep erkeklerden söz ediliyor. Buna karşılık biz kadınlardan hiç bahsedilmiyor."
Bu sitem üzerine şu ayet nazil olur:
"Müslüman kadınlar ve Müslüman erkekler; mümin erkekler ve mümin kadınlar; itaat eden erkekler, itaat eden kadınlar; özü-sözü doğru erkekler, özü-sözü doğru kadınlar; sadaka veren erkekler, sadaka veren kadınlar; oruç tutan erkekler, oruç tutan kadınlar; ırzlarını koruyan erkekler, ırzlarını koruyan kadınlar; Allah'ı çok anan erkekler, Allah'ı çok anan kadınlar var ya; işte Allah bunlar için bir af ve büyük bir ödül hazırlamıştır." (Ahzap 35)
Ayete baktığımızda her konuda kadın ve erkeğin birlikte zikredildiği bir anlamda onların eşitliğine vurgu yapıldığı gibi, Hz. Seleme'nin sitemine hem cevap ve hem hak verilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Ayrıca hz.
Seleme'nin kadınların statüsünü ve bir anlamda Allah indindeki durumunu sorması da o dönemdeki kadınların özgür düşünce sahibi olduklarını ve cinsiyetlerinin haklarını da savunduklarını göstermektedir.
YİNE ÜMMÜ SELEME'NİN SİTEMİ VE YİNE BİR AYET
İslam Tarihindeki ilk kadın hakları savunucusu Ümmü Seleme'nin sitemleri devam etmektedir. Aslında iyi ki de sitem etmiş ve böylece kadın konusunda Kur'an'da daha net ayetlerin nazil olmasını sağlamıştır.
Şöyle buyuruyor Resulullah'a annemiz:
-"Erkekler gazveye katılıyor. Ama biz katılamıyoruz. Bu yüzden bize mirastan onların aldıklarının yarısı kadar düşüyor."
Bunun üzerine Nisa 32. ayet nazil oluyor. Ayet şöyle cevaplıyor bu sitemi:
"Allah'ın sizi birbirinizden üstün kıldığı şeyleri hasretle arzu etmeyiniz.(Yani keşke erkek olsaydık demeyin) Erkeklerin de kazandıklarından bir payları var, kadınların da kazandıklarından bir payları var. Allah'ın lütfunu isteyiniz. Şüphesiz Allah, her şeyi bilmektedir." Nisa 32
Bir kadının serzenişine Yaradan cevap veriyor. Kızmıyor, dışlamıyor. Ne kadar güzel.
Bu aynı zamanda müslümanların uygulamaları gereken bir tebliğ metodu...
Kimseyi küçümsemeden sorularını/sorunlarını samimi bir şekilde çözmeye çalışmak...
ÜMMÜ SELEME'NİN SERZENİŞİ VE YİNE BİR AYET
Ümmü Seleme Resulullah (sav)'a sorar:
-Ey Allah'ın Resulü! Kur'an'da hicretle ilgili olarak hep erkeklerden söz edilmekte, ama nedense kadınlardan hiç bahsedilmemektedir."
Onun bu haklı serzenişi üzerine Al-i İmran 195. ayeti nazil olur:
"Bunun üzerine Rableri, onların dualarını kabul etti. (Dedi ki:) Ben, erkek olsun kadın olsun -ki hep birbirinizdensiniz- içinizden, çalışan hiçbir kimsenin yaptığını boşa çıkarmayacağım. Onlar ki, hicret ettiler, yurtlarından çıkarıldılar, benim yolumda eziyete uğradılar, çarpıştılar ve öldürüldüler; andolsun, ben de onların kötülüklerini örteceğim ve onları altlarından ırmaklar akan cennetlere koyacağım. Bu mükâfat, Allah tarafındandır. Allah; karşılığın güzeli O'nun katındadır." Al-i İmran 195
Bu ayet ile Ümmü Selem hazretlerinin serzenişine cevap verilmiş olduğu gibi, Allah'ın yanında cinsiyetin değil, amellerin önemli olduğu vurgulanmış olundu.