Son günlerde sosyal medyada "Suriyeliler ne duruyor? burada olay çıkarıyorlar, adam öldürüyorlar, kadına-kıza lâf atıyorlar, ekmek- elden su gölden yaşıyorlar.İşlerimizi çok ucuz çalışmak sûretiyle elimizden kapıyorlar vs" gibi hâberler çoğaldı.Bu paylaşımlar, tek merkezden kasıtlı yapılabildiği gibi iyi nîyetli de olabilir.Ancak: bunları gezi benzeri eylemler yumağını Suriye'liler üzerinden palazlama çalışanların tuzağına düşmek olarak okumakda mümkündür.
Son zamanlarda bu tür yayınların âniden çoğalması bendenize manidâr geldi..!
Haklılık payı vardır, yokdur demiyorum.Bu durum geçicidir ve Onlar bizim misâfirlerimizdir.İnsâf ve merhamet herşeyi çözer..!
Bizden seçme adam aldıkları ve aradan 46 sene geçtiği halde aynı şeyleri Alman gavûru 3.5 milyon
3 kuşak Türk içisi için söylüyor.
Halbûki Suriyeliler daha şunun şurasında 5 -6 senedir buradalar ve savaşdan kaçarak Ülkemize sığındılar.Üstelik ağírlıklı olarak müslümânlar..!
Çoğu gitdi azı kaldı.Birâz daha sâbır diyorum. Kaldıki;
Vatânını seven gerçek mücâhidler oradalar, Türkiye'de olanlar da azar azar gidiyorlar.
Bizim askerlerimize gelince; Suriye bizim için sırf onların savunmalarına bırakılmayacak kadar önemli ve stratejikdir.Bu konuda Atatürk'ün henüz kamû oyuna açıklanmamış vasiyeti var.
Şu an için Suriye ajan kaynıyor.Neredeyse ,72,5 milletin askeri, yâ da adlarına gönüllü veyâ paralı olarak savaşan örgütleri bulunmakta..!
Bizim askerimiz ve sevk ü idâremiz olmazsa onlar hiç bir şey yapamazlar.
Yıllarca baas rejimi,O'nların kafalarına vurarak vura şapşallaşdırdı.
Ha kezâ: Suriye'deki Kürtler de öyleydi.Ancak; ABD'li Conilerinin eğitim ve desteği ile savaşmayı öğrendiler.Bir farkla ki; Onlar rejime karşı değil ağa babalarının emriyle Özgür Suriye Ordusu, bayır-Bucak Türkmenleri ve bizim askerlerimizle çarpışıyorlar.
Belâlarını da buluyorlar.
Türkiye'den gönderilsin denilen savaşma yeteneği yâ da eğitimi bulunmayan, askeri manâda yetersiz Suriye'lilere gelince;
Kimi, nasıl ve kimden kurtaracak?
Onların en akıllısı güyâ hanımı Türk olan Hüsnü Mahallî casûslukdan içerde..!
Türkçemizde konuyla alâkalı güzel bir deyişimiz var ;"zorla davara giden it sürüye düşürür kurt."
Bizler soydaşlarımız ve sınır güvenliğimiz için oradayız ve meselenin müdâhiliyiz 10 bin mil uzaktan gelip savaşan Corc'lar, Hans'lar ve İvanlar oradayken Türk Milleti olarak durup bekleyemeyiz.
Gaflet ve dalalet olur.Aksi takdîrde, gerek Ecdâd ve gerekse gelecek kuşaklar bizi affetmezler.
Bize yıllardır dost gözüküp düşmânlık yapan batılıların stratejik emellerini tatbîk mevkîine koymalarına asla göz yumamayız.
Bilmem anlatabildim mi?
İdâm cezâsı lâzım iken elzem olmuşdur.
İdâm cezâsı derhâl ve behemahâl TCK'daki yerini tez vakitde almalıdır.Hiçbir cezâ onun kadar caydırıcı olamaz. Şen'i katiller, vatân ve millet düşmânlarıyla hâin darbecilere derhâl idâm cezâsı getirilmelidir.
Anayasaya konulacak geçici bir maddeyle "makable şâmil"meselesi çözülmelidir.
Kalın sağlıcakla...!