Irak Kürdistan’ında zalim Saddam’ın emriyle Halepçe kentine gerçekleştirilen kimyasal saldırının 28’inci yılı nedeniyle HÜDA PAR Genel Merkezi tarafından bir mesaj yayımlandı.
Halepçe Katliamı Kürt halkının topyekûn katledildiği tarihteki en vahşi saldırılardan biridir
Asrın firavunu zalim Saddam ile katliamı gerçekleştiren Kimyasal Ali’nin bugün insanlık tarafından nefretle anıldığının belirtildiği mesajda, “16 Mart 1988 tarihi tüm dünyanın gözleri önünde yaşanan büyük bir vahşetin adı olarak tarihin zulüm sayfalarına geçen kara bir leke olarak hatırlanmaya devam edecektir. Ümmettin yetimleri olan mazlum Kürt halkının topyekûn katledildiği ve tarihteki en vahşi saldırılardan biri olan Halepçe Katliamının üzerinden 28 yıl geçti. 16 Mart 1988 tarihinde kimyasal silahlarla çoluk çocuk, yaşlı, kadın binlerce masum Kürt’ün vahşice katledildiği, on binlercesinin ise sakat kaldığı Halepçe Katliamının emrini veren asrın firavunu zalim Saddam ile bunu gerçekleştiren Kimyasal Ali ve diğer katiller, bugün insanlık adına nefretle anılmaktadır.” denildi.
“İngiltere, ABD, Almanya ve Fransa bu soykırımın sorumlusudur”
Halepçe Katliamından, emperyalizminin öncüleri olan İngiltere, ABD, Almanya ve Fransa’nın da sorumlu olduğuna vurgu yapılan mesajda şu ifadelere yer verildi:
“Yıllar sonra Saddam ve onun emriyle bu katliamı yapan katiller yaptıkları bu katliamın sorumluları olarak yargılanıp idam edilmişlerdir. Oysa bu katliamın sorumluları, dönemin Irak yönetiminden ibaret değildir. En az Saddam kadar ona bu silahları sağlayan dünya emperyalizminin öncüsü ve mazlumların kanıyla beslenen, İngiltere, ABD, Almanya ve Fransa da bu soykırımın sorumlusudur. Baas rejiminin eliyle gerçekleşen ve yüz binlerce Kürd’ün mazlumca katledildiği yüz binlercesinin kendi topraklarından sürüldüğü Enfal operasyonlarının son halkası olan Halepçe Katliamı, uluslararası sistemin gözleri önünde gerçekleşmiş ve ne yazık ki bugüne kadar bu vahşete ortak olanlar hakkında bir sorgulama dahi yapılamamıştır.”
“Uluslararası şer odakları Kürt halkına felaketler dışında hiçbir şey vermemiştir vermeyecektir”
Başta ABD olmak üzere uluslararası şer odaklarının, dün olduğu gibi bugün de Kürt halkına felaketler dışında bir şey vermediğine dikkat çekilen mesajda, “Ne yazık ki 16 Mart 1988’de Halepçe’ye atılan kimyasal silahları Baas rejimine veren zihniyetin bugün Kürtlerin hamisi rolüne soyunması ve Kürdistan’ın kurtarıcıları olarak lanse edilmesini de ibretle izlemekteyiz. Bugün Suriye başta olmak üzere tüm İslam coğrafyasında yaşanan zulümlerin ve genişletilen işgallerin arkasındaki zihniyet dün Halepçe’de tüm dünyanın gözleri önünde işlenen katliamın asıl failleridir. 16 Marttaki katliama sessiz kalan ve sekiz yıl süren Irak-İran Savaşı boyunca Baas rejimini destekleyen başta ABD olmak üzere uluslararası şer odakları, dün olduğu gibi bugün de Kürt halkına felaketler dışında hiçbir şey vermemiştir, vermeyecektir.” ifadeleri kullanıldı.
“Zulüm ile abad olanın sonu hezimet ve zillet olacaktır”
Soykırıma ortak olanların tarih önünde bunun hesabını bir gün muhakkak vereceklerinin belirtildiği mesajda, son olarak şu ifadelere yer verildi: “Bu halkın mazlum evlatlarına ‘Bijî Obama’ sloganı attırarak emperyalistlerin dün yaptıkları katliamları bu halka unutturmaya çalışanların mazlum Kürt halkının geleceğinde yeri olamaz. Üzerinden 28 yıl geçmiş olmasına rağmen Saddam’a verdikleri kimyasal silahlarla bu soykırıma ortak olanlar, tarih önünde bunun hesabını verecek ve er geç adalet yerini bulacaktır. Halepçe katliamının 28’inci yıldönümünde şehit düşen kardeşlerimizi rahmetle anıyor ve bu insanlık trajedisine yol açan zalimleri lanetliyoruz. İnanıyoruz ki, zulüm ile abad olanın sonu hezimet ve zillet olacaktır. Bu acı ve elem duyduğumuz gün için söyleyeceğimiz son sözümüz Üstadımız Bediüzzaman’ın sözü olacaktır; Zalimler İçin Yaşasın Cehennem" (İLKHA