Çocuğunu bakıcıya teslim edip, kadını dışarıda çalışmaya teşvik etmek; evinde bakıcı ve anne olarak çalışan, ‘ev kadını’ olarak tanımlanan anaların emeğini hiçe saymaktır.
Bir bakıcı, hiçbir zaman annenin şefkatine ve sıcaklığına sahip olamaz ki, olmayan şefkatini baktığı çocuğa/ çocuklara verebilsin.
Birileri aile yapımıza dinamit koyuyor da, bakalım bu dinamit kimin için patlayacak, göreceğiz.
*****
Kişisel ilişkilerde müstağni/ müdanasız olmak, omurgamızı dik tutar ve bizi hür yapar.
Bu Elest Bezminde bize verilen hürriyetin korunması anlamına gelir.
Ve böyle yaparak hal diliyle demiş oluruz ki:
Sen beni Elest Bezminde hür kılmıştın ya hani...
Ben o hürriyetimi koruyorum!
Bu çok iyi bir özelliktir ve bu güzel özelliği Hz Ali (ra) 1400 yıl öncesinden över...
Bu özelliğimizi kaybetmeyelim!
*
Not.
İnternet elinizin altında!
Bakın bakalım müstağni/ müdanasız olmak neymiş?
Neden bazılarının hiç öğrenmeye niyeti yok?
*****
‘Dua ediyoruz, neden kabul edilmiyor?’ diye soranlara, İbrahim Ethem duanın gereğini yapmadıklarını örneklendirerek anlatıyor.
Bize gelince...
İbrahim Ethem’in dediği o gün içindi.
Çünkü o günün insanı duanın gereğini yapmamış olsalar da, hiç olmazsa duanın lafzını doğru söylüyordu.
Şimdi koca koca adamlar, hem de yazarı çizeri, hacısı hocası hem duanın gereğini yapmıyor, hem duanın lafzını doğru söylemiyor.
Üç kuruşluk dünya menfaatini elde etmek için insanlara yana yakıla yalvaranlar, iş Allah’tan cc istemeye gelince, ‘inşallah/ istersen’ ver, diyor.
Ve ben bunu koca insanlara tam yedi yıldır öğretemiyorum.
Aklım almıyor!
*****
Feto'nun bir mağdur ettikleri, bir de mağrur ettikleri var.
Feto'nun mağdur ettiklerinin büyük çoğunluğu mazurdu.
Feto'yu gerçek yüzü ile bilmiyorlardı.
Fakat Feto'nun mağrur ettiklerinin hepsi Feto'nun gerçek kimliğini biliyorlardı ve onun CİA adına bu muhteşem ülkeyi işgal hareketinin ortaklarıydı.
Rabbim CİA'yı da...
CİA'nın taşeronu, tasmalısı, tetikçisi Feto'yu da...
Feto'nun kulları ve itleri, geldikleri her yere soru çalarak gelen, haysiyetsiz, şahsiyetsiz, şerefsiz mağrurları da rezil etti.
Feto'nun mağdurları elimizde oldukları için, bir kere de sistem mağdur ediyor.
Feto'nun mağrurları ise ahiretlerini kaybetmenin ötesinde, bir gün bir çukurda ölü bulunmanın korkusuyla yaşamanın zevkini(!) çıkarıyorlar.
Acaba Cumhurbaşkanımız özel görüşmede bu haysiyetsiz mağrurları da dile getirdi mi ki?