Deniz Kahraman
Başkent kulislerinde, 7 Haziran seçimleri sonrasında ortaya çıkan siyasi tablo sonrasında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “yeni dönem” planlamaları yaparken, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun üstünü çizdiği, erken seçimle birlikte AKP’nin yönetim kademesinde ciddi bazı değişiklikler için şimdiden hazırlık yapmaya başladığı konuşuluyor. Ankara’da dikkatler, Ahmet Davutoğlu ile CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bugün yapacağı görüşmeye çevrilmişken sarayda yapılan planlamalar, bir erken seçim ve erken seçim sonrasında AKP’ye yönelik “revizyon” hesapları üzerine yapılıyor.
Erdoğan’ın kafasında, erken seçim ve sonrasında da AKP kongresinin toplanması var. Buna göre, Erdoğan’ın çizdiği ve yeniden ciddi bir kutuplaşmayı öngören seçim stratejisi ise AKP’nin erken seçimden hükümeti tek başına kuracak çoğunluğu elde edecek biçimde çıkması sonrasında da toplanacak büyük kongre ile “Erdoğan ile yakın işbirliği koruyacak” yeni bir genel başkanın seçilmesi öngörülüyor. Erdoğan aynı zamanda Abdullah Gül’ün parti içinde zaten azalmış olan etkisinin tamamen ortadan kaldırılmasını hedefliyor.
Başkent kulislerinde, Erdoğan’ın 7 Haziran sürecinde “memnun olmadığı” bürokratların listesinin hazırlandığı ve bu bürokratların erken seçim sonrasında görevlerinden hızla alınacağı konuşuluyor.
ÇATLAK DERİNLEŞİYOR
Başkent kulislerine yansıyan bilgiler ve bu bilgilere bağlı yapılan değerlendirmeler, 7 Haziran sonrasında Davutoğlu ile Erdoğan arasındaki çatlağın sessiz sedasız ama giderek derinleştiğini gösteriyor. Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesi, Davutoğlu’nun da Başbakan olmasının ardından hükümet ile Cumhurbaşkanı arasındaki “söylem birliğine” özen gösterilmesi yönünde bir yaklaşım varken, bu durum 7 Haziran sonrasında büyük ölçüde ortadan kalkmış durumda. Davutoğlu ve ona yakın hükümet üyeleri bu durumdan ciddi anlamda rahatsızlık duyarken, Erdoğan’ın özellikle erken seçim, açılım süreci ve ortadaki siyasi tabloya ilişkin söylemindeki tonunu, hükümetten farklılaştırması, sıkıntıyı giderek arttırdı. Erdoğan’ın AKP grubu içinde etkisini koruyor olması, Davutoğlu’nun bağımsız karar almasını büyük ölçüde engelliyor.
Bu dönem TBMM’de 258 vekilli temsil ediliyor. Erken seçime gidilmesi durumunda AKP’nin 26 milletvekili üç dönem kuralına takılmış olacak. Bunlar arasında hükümet üyeleri Mehmet Şimşek, Mehmet Müezzinoğlu, Veysel Eroğlu, İdris Güllüce, Cevdet Yılmaz, Lütfi Elvan da bulunuyor. Buna karşın, 7 Haziran’da üç dönem kuralına takılan Cemil Çiçek, Bülent Arınç, Ali Babacan, Binali Yıldırım, Beşir Atalay, Hüseyin Çelik, Mehmet Ali Şahin, Bekir Bozdağ ve Ömer Çelik gibi isimlerin de önleri açılacak. Erdoğan ve ekibinin bu hesaplamaları en ince ayrıntısına kadar yaptığı konuşuluyor.
Bir başka hesap da, özellikle Orta Anadolu’da MHP’ye kaptırılan oylar üzerine yapılıyor. Erdoğan’ın çoğu merkezde, kıl payı kaybedilen vekillikler için yeniden bir çalışma başlatan ve olası bir erken seçimde bu bölgelerden gösterilecek adaylar üzerinde şimdiden çalışma başlatılması talimatı verdiği de kulislere sızan bilgiler arasında.
'YANDAŞ'A TASFİYE GÜNDEMDE...
'YANDAŞ'A TASFİYE GÜNDEMDE...
Öte yandan, Erdoğan’ın gerek 7 Haziran öncesinde gerek seçim sonrasında, yandaş medyanın önemli bir bölümünün yayın çizgisinden de hiç “hoşnut” olmadığı bilgisi kulislere yansıdı. Yandaş medyanın seçim sonrasında ortaya çıkan siyasi tabloyu iyi değerlendirmediğini, AKP’ye destek olmak yerine “yenilginin sorumlusunu” aramasından rahatsız olan Erdoğan’ın, olası bir erken seçim sonrasında, yandaş medyaya yönelik kapsamlı bir tasfiye operasyonu için düğmeye basabileceği de konuşuluyor. Başkent kulislerine yansıyanlara göre, bu tasfiyenin boyutu sadece genel yayın yönetmenleri ve diğer yöneticiler ile sınırlı kalmayabilir. Gazetelerin el değiştirmesinin bile gündemde olabileceği söyleniyor. Bunun için Eroğan’ın ekibinden bazı isimlerin yine Erdoğan’a yakın iş adamları ile şimdiden temas kurduğu ve nabız yokladığı söyleniyor.
KOALİSYON GÖRÜŞMELERİNDE BÜYÜK PROTOKOL
KOALİSYON GÖRÜŞMELERİNDE BÜYÜK PROTOKOL
AKP ile CHP heyetleri arasındaki koalisyon görüşmeleri sona erdi. Tarafların, en çok merak edilen konuların başında gelen Cumhurbaşkanı’nın konumu ve örtülü ödeneği ile 17-25 Aralık yolsuzluk dosyaları konu başlıklarında ‘sıkıntılı’ notu düştüğü iddia edildi. Sıkıntılı olan bu iki konu eğer bir anlaşma olursa gizli protokolle belirlenecek.
Hürriyet’ten Turan Yılmaz’ın haberine göre; Cumhurbaşkanı’nın konumu ve örtülü ödeneği ile 17-25 Aralık başta olmak üzere yolsuzluk iddialarına ilişkin “Olası koalisyon halinde bu konular ‘resmi’ protokole girmez ancak her iki parti de bu konulardaki tutumlarını en üst düzeyde birbirlerine ileterek bir anlamda ‘gizli’ protokole not ederler” denildi.
Kulislere göre CHP bu konuları “hükümet protokolü değil Meclis süreçleriyle ilgili” diye değerlendirirken, aynı şekilde düşünen AKP’nin ise Meclis sürecinde olası ortağın alabileceği tutuma ilişkin endişe taşıdığı belirtiliyor. Liderlerin pazartesi akşamı yapacakları görüşmede bu konulardaki görüşlerini muhataplarına iletmeleri bekleniyor. AKP çevrelerinde de konuya ilişkin şu değerlendirmeler öne çıktı: “Bazı şeyler resmi kayıtlara geçirilmese de sonuçta her ortaklığın kendine özgü bir hukuku vardır.”