Rüşvet Alıp Vermek ve Aracılık Yapmak " Allah'ın laneti , rüşvet verenin ve rüşvet alanın üzerine olsun.(Tesniye kitabı bab 28 bölüm 17 )
Rüşvet ,bir menfaat ve maksadı elde etmek için verilen nakit ; bir hakkı iptal veya bâtılı kazanmak için verilen şeydir . Kelimenin çoğul biçimi " rişâ " dır . " Râşi " rüşvet veren , " Mürteşi " rüşvet alan , " Râiş " alan ile veren arasında elçilik yapan ve vasıta olan an lamına gelmektedir .
" İstirşâ " rüşvet istemek , " Müsterşi " rüşvet talep eden kimse anlamında kullanılmaktadır . Âlemlere ve âdemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Hz . Muhammed ( s.a.v. ) , bazı suçlara ve suçlulara bizzat lanet etmiş veya Cenab - ı Hakk'ın lanet ettiğini haber vermiştir .
Rüşvet almak ve vermek de bu suçların başında gelir . Bunun sebebi , rüşvetin halkın inanç ve ahlakında büyük tahribata yol açmasıdır . Rüşvet alıp vermek suçu , çok eski devirlere kadar uzanmaktadır . Geçmişteki ümmetler , bu günahı işleme leri sebebiyle uyarılmış bulunmaktadır . Ahd - i Atik'in ( Eski Ahid'in ) şu beyanı bu iddiamızın belgesini teşkil etmektedir : " Rüşvet , alimlerin gözlerini kör eder , doğru olanların kelamlarını eğriltir.(Tevrat,tesniye kitabı,bab 16,bölüm 19-20)
Hüküm verme mevkisinde bulunan hakimlerin , ic rai yetkiye sahip amirlerin , süfli bir menfaatin cazibesine kapılıp doğruluktan ayrılan memurların , ne gibi çalkan tilara ve ahlaki yıkımlara sebep oldukları , bu satırların kaleme alındığı sırada ayyuka çıkan İSKİ hadisesiyle bir defa daha anlaşılmış bulunmaktadır .
Para karşılığında elde edilen haksız menfaatler , esas hak sahiplerini mağdur etmekte ve mülkün temeli bulunan adalet sarsılmaktadır . Memleketin kalkınma sında kullanılacak tasarrufların ve " Beytülmâl " adı veri len devlet hazinesinin çarçur edilmesi , tarih boyunca birçok şikayete yol açmış bulunmaktadır .
Her devrin edipleri ve tarihçileri , yaşadıkları asrın yanlışlıklarını tenkit eden beyitler ve ibareler ile , o asrın ahlaki çökün tülerini dile getirmiş bulunmaktadırlar . Bunlardan birkaç beyitle mevzumuzu renklendirmek istiyoruz : Cennet'i almak olmaz akçe ile , Girmek olmaz behişte rüşveti ile.(fuzuli'ye aittir.)
Yarayan onlara rüşvetle yarar , İlm - ü irfanı ve salâhı kim arar ?(beytin şairi nebidir) Hadis - i şerif : " Allah , rüşvet verene ve verdiği hükümde rüşvet alana lanet etsin .(feyzül Kadir c,5s,268)
Resûlullah ( s.a.v. ) , bu hadis - i şeriflerinde , rüşvet vererek vazifelilerin ahlakını bozanların ve konulmuş hükümleri para karşılığında yanlış mecralara çevirenle rin Allah'ın rahmetinden uzaklaştırılacağını haber ver mektedir .
Ahiret sorumluluğuna imanı bulunan bir kimse , bu suçu nasıl işleyebilir ? Aldığı rüşvet sebebiyle , alnına yansıyacak kara leke ile Yüce Allah'ın huzuruna çıkma yı nasıl göze alabilir ? Hakkı olmayan bir malı üzerine tescil ettirerek , maşeri vicdanda töhmet altına girmeye ve bu cürmün mahcubiyeti ile halkın karşısına çıkmaya nasıl katlanabilir ? Kendini Allah ve Resulü'nün lanetine hedef yapan bir kimse , dünya ve ahirette nasıl felah bulabilir ? Memleketimizin iktisadiyatı ile birlikte genel ahlakı sarsılan bir adam , bu yaraları " para " ile sara maz ...
" Allah , rüşvet verene , rüşvet alana ve ikisinin ara sında elçilik yapana lanet etsin .(feyzül kadirc,5.s.268) Kötülükler sarmaşığa benzetilecek olursa , aracılık yapanlar da sırığa teşbih olunabilir .
Sarmaşığın boyunu yükseltebilmesi , dolandığı sırıkla mütenasiptir . Rüşvet alan ile veren , aracılık yapan kimse ile , maksatlarına kolayca erişmiş olurlar . Mazideki rezaleti dile getiren Naima Tarihi'nin şu ifadesi dikkat çekicidir : " Şeâmet - i rüşvet , tavk - lanet gibi boğazlarına takılıp kaldı .