Cennet Annelerin Ayakları Altındadır Hadisinin Düşündürdükleri
Resulullah (sav)’in “Cennet annelerinin ayağının altındadır” (Nesai, Cihad, 6) hadisi her anneler gününde hatırlanan ve söylenen bir hadistir. Peki, bu hadis, acaba gerçekten günümüz insanlarının anlatmak istediği anlamı mı barındırıyor? Yoksa başka anlamlar mı var? Bunun üzerinde biraz duralım.
Günümüz insanlarının bu hadise verdiği anlam, İslam’da annelere ne kadar önem verdiğinin ötesinde anne hakkının önemi ve annenin haklarını helal etmemesi durumunda çocuklarının cennete gidemeyeceği şeklindedir. Bu yoruma biz de katılıyoruz. Çünkü Kur’an bu konuda şöyle buyurmaktadır: “Rabbin, sadece kendisine kulluk etmenizi, ana-babanıza da iyi davranmanızı kesin bir şekilde emretti. Onlardan biri veya her ikisi senin yanında yaşlanırsa, kendilerine «of!» bile deme; onları azarlama; ikisine de güzel söz söyle.” (İsra, 23) Böylece anne ve babaya karşı evladın iyilikle ve güzellikle yaklaşmasını emretmektedir. Büyüklere ve ataya saygıyı, hürmeti ve yaşlandıklarında onlara sahip çıkmayı emretmektedir. Peki, günümüzde bu hadis bu kadar söylenmesine rağmen annelerin ve babaların huzur evlerine atıldığına şahit olmuyor muyuz? Bu da bizim İslam’dan, Kur’an ve Sünnetten ne kadar uzaklaştığımızı göstermektedir. Bu konuya da inşallah başka bir yazıda değinelim.
Bu hadis, aslında soyut bir durumu değil somut bir durumu bize hatırlatmaktadır. O da çocukların cennetlik veya cehennemlik olmalarında anne faktörüne değinilmektedir. Yani annenin ÇOCUK EĞİTİMİNDEKİ rolüne vurgu yapılmaktadır. Çocuklarını iyi eğitmeyen, Allah sevgisini öğretmeyen, İslam’ı anlatmayan annelerin bir anlamda çocuklarını cehennemlik, İslam’ı ve Allah korkusunu öğreten annelerinin çocuklarının de cennetlik olacağını anlatmakta, çocuklarının ileriki yaşlardaki şekillenmesinin anne eliyle olduğu vurgulanmaktadır. İlk eğitim anne kucağında alınır ve bu eğitim bilinçaltı eğitimdir.
Biz aslında eğitimde anne rolünü unuttuk. Annenin çocuk eğitiminin temel taşı olduğunu unuttuk. Çocuklarımızı anne kucağında değil kreş ve devlet okullarının insafına terk ettik. Annelerimiz ise kapitalizmin kendilerine sunduğu nimetlerin sefasını sürmeye başladı. Yeri geldiğinde de bu hadisi istismar ettik. Cennet annelerinin ayakları altındadır derken acaba hangi anneyi kast etti?… Bunu düşünmedik…
Hadisin bir diğer anlam boyutu da İslam’ın anne şahsında kadına verdiği yüce değeri göstermektedir. İslam kadına öyle bir değer vermiştir ki Cennet gibi Allah’ın rahmet nazarının celb edildiği yeri bile onun ayağının altına sermiş oldu… Ama hangi annenin?
Bu hadiste eğitimde anne faktörünün önemi vurgulanmaktadır. Anne, eğitimde başat role sahipti. Çocuğu ile iyi ilgilendiği zaman ve onu iyi eğittiği zaman bu çocuk için hem bu dünya ve hem de öte dünya bir cennet olur. Hem bu dünya saadeti ve hem öbür dünya saadeti annenin onu yetiştirme şekliyle meydana gelir. Anneler çocuklarıyla yeterince ilgilenirse, sevgi ve şefkat gösterirse o çocuk ruhi anlamda da doygunluğa ulaşır ve topluma daha faydalı bir birey olur. Ama anne sevgisi, ilgisi ve alakasından yoksun olan çocuk yeterince olgunlaşmaz. Bu dünyası da öte dünyası da bir cehennem olur. Bu dünyada başarısız olduğu için, öte dünyaya yönelik ameli salih yapmadığı için her iki hayatında da cehennemi yaşar...
Bu hadis aynı zamanda evlatların anneye karşı saygı göstermesi gerektiğini de vurgulaması açısından önemlidir. Bir anlamda Allah’ın emirlerine aykırı olmamak koşuluyla da annelerimize itaat etmemizi bize emretmektedir. Yani hadis çift yönlü bir anlam barındırmaktadır. Lokman suresi bu olayı şöyle açıklamaktadır: “Biz insana, anne ve babasına karşı iyi davranmasını tavsiye ettik. Annesi zayıflık üstüne zayıflık çekerek onu (karnında) taşımıştır. Sütten kesilmesi de iki yıl içinde olur. (Onun için biz insana): ‘Bana ve anne-babana şükret.’ diye tavsiyede bulunmuşuzdur. Dönüş, ancak banadır.”, “Eğer anne ve baban, bilmediğin bir şeyi bana ortak koşman için seni zorlarlarsa, onlara itâat etme. Ancak onlarla dünyada iyi geçin. Bana yönelenlerin yolunu tut. Sonunda dönüşünüz yalnız banadır. O zaman ben size, yaptıklarınızı haber vereceğim.” (Lokman, 31/14-15).
Burada şu sorulabilir; ya İslami bir hayat yaşamayan veya gayri Müslim annelerin de mi ayaklarının altındadır? Ya da tüm anneler cennete mi gideceklerdir? Hadis tabi ki böyle bir iddiada bulunmaz. Hadis evlatlara her halükarda Allah’a isyanı emretmediği sürece anneye itaati emretmektedir. Onun rızası cennetin anahtarıdır. Peygamber Efendimiz “Anne Cennet kapılarının ortasındadır” (İbn Hanbel, V, 198); demiştir.
Demek ki cennet annelerin ayakları altında derken, sadece onun verdiği emeği helal etmesini veya annemizi mutlu ederek rızasını kazanma olarak anlamayacağız. Burada anneye verilen eğitim ve öncü rolünü de düşüneceğiz. Ayrıca, annelere ve anne adaylarına sorumluluklarını da hatırlatmaktadır. Çocuklarının cennet veya cehennemi yaşamalarının onların elinde olduğunu göstermektedir. Dünyamızı da ahiretimizi de cennete çevirecek olan annedir...