Filan gün, filan yerde, olağan gündem ile toplanan Aksakallar Meclisi, gündem görüşmeleri sonunda, gündem dışı olarak aşağıdaki görüşleri bildirdiler.
Hayatı hayal kurmakla geçmekte olan bir AKSAKAL şöyle dedi: Belgesi benim... Hayalin kimseye, görene bile, zararı olmaz ki...
Hikmetli sözler söylemeye hazırlanan bir AKSAKAL, deneme yaparken şöyle dedi: Hâlden anlayanların hâli de bir başka oluyor hani...
Sakalına kına yakan bir AKSAKAL dedi ki: Hayret ediyorum bazı insanlara... Herkese 'su-i zan'ın kötü olduğunu söylüyorlar, ama en çok da kendileri su-i zan ediyorlar!
Sakalına veda ederek aksakallıktan istifa eden bir AKSAKAL dedi ki: Derler ki 'kuru inat' inat sahibini mahveder! Peki, inadın yaşı (yani ıslak olanı) da var mıdır? Ben yaş inat hiç görmedim de...
Kafası her şeye basmayan bir garip AKSAKAL şöyle dedi: Nedendir bilmiyorum, ama bazılarının bazılarına olan düşmanlığı o bazılarını Cehennem'e bile götürmeye razı eder gibi geliyor bana…
Koyun, keçi ve develere özel bir muhabbeti olan bir Yörük AKSAKAL şöyle dedi: Bu koyunlar var ya, bu koyunlar? Bunlar olduğu sürece sığırların işi çok zor... Keşke onlar da koyun olmaya karar verseler de kendilerine zulmetmeseler...
Meçhul bir AKSAKAL dedi ki: Ne garip! Bazı insanlar, ‘Facebook yani feys dünyasında, kendi fikirlerinden olan bir paylaşım, kendi dışındaki birileri tarafından paylaşılırsa, gururlarına yedirip beğenemiyorlar ve paylaşamıyorlar bile...
Büyük (!) unvanlı bir AKSAKAL'ın kafasına takılmış. Dedi ki: Öyle görünüyor ki bazı kişilerin sahip oldukları unvanlar kendilerinden daha büyük görünüyor. Hâlbuki unvanlarını kullanmasalar, mukayese imkânı olmayacağı için, kendileri daha büyük görünecekler... Garipler bunun farkında bile değiller...
Hiç kimsenin -kâfirin bile- kutsallarına saldırılmasına rıza göstermeyip saygı duyan bir AKSAKAL dedi ki: Kutsalınıza sövülmesini istemiyorsanız, başkalarının kutsallarına da sövmeyin. Söverseniz, sövülmeye de hazırlıklı olmalı ve kabullenmelisiniz! (Kim bilir, belki de doğru söylemiştir)
40 yıllık akademisyen Yörük bir AKSAKAL şöyle dedi: Mübarek bir insan... Yörük... Yörükleri bir araya getirip ‘birleştirmek’ ve ‘yekvücut’ haline getirmek istiyor. Seyyah, bir yörük olduğu için onunla da sanal ortamda, hiç yüz yüze gelmeden görüşüyor. Seyyah Yörük de ona destek olacağını söylüyor ve 'okey' diyor, bu gayrete... Sonra ne mi oluyor? Hikaye…
Yaşı kemale ermiş, ununu elemiş ve eleğini duvara asmış bazı insanları kasteden bir AKSAKAL şöyle bir tespit yaptı: İnsanlar yaşlanmaya başlayınca (benim gibi) söylediklerini pek ciddiye almayacaksınız... Ne dediklerinin çok zaman farkında olmazlar... Bazen önceden söylediklerinin tam tersini de söyleyebilirler. İdare edin... Tebessüm edin... Görmeyin...