Dünya Kuzey Kore’nin çılgınlığıyla endişelenirken…
Ülkemizi yönetenler:
Bir yandan, giderek daralan haçlı kuşatmasını nasıl kıracağının hesabını yapıyor…
Diğer yandan, ana muhalefet ve onun çevresinde harelenecek olan muhalif unsurlara karşı yürüteceği iç hesaplaşmadan nasıl zaferle çıkacağının planıyla meşgul oluyor…
Böyle bir ortamda bizi yönetenlerin işi oldukça zor görünüyor.
Sayın Cumhurbaşkanı bu zorluğu bildiği için, AK Partinin başına geçme gereği hissetti ve bunu gerçekleştirdi.
Şüphesiz ki, Cumhurbaşkanının AK Partinin başına geçmesi, karizmatik bir lider olarak AK Partinin lehine olacaktır; eğer AK Partiye gerekli dinamizmi kazandırabilirse…
Bilindiği gibi Sayın Cumhurbaşkanı siyasetin alaylısıdır ve sağ siyasetin karizmatik liderlerine göre siyasete çok genç yaşta başlamış birisidir.
Bu elbet hem kendisi, hem de partisi açısından büyük avantajdır.
Bu avantajın karşılığını almak, AK Partinin kadrolarının elindedir.
Eğer AK Parti kadroları siyasi çalışmaları sadece karizmatik liderlerine havale etmez ve ellerinden geldiği kadar karizmatik liderlerine destek olurlarsa, yeni siyasi yapılanmalara rağmen, 2019’un AK Parti açısından kolay geçeceği kanısındayım.