Gün geçtikçe televizyon kanallarından artış gösteren ve aile yapısına zarar veren, özellikle gençler üzerinde ciddi anlamda ahlaki tahribatlara neden dizi ve programlara karşı RTÜK’ün sessiz kaldığını belirten Erdemli İnsanlar ve Eğitim Derneği (Erdem-Der) Başkanı Yılmaz Alinç, RTÜK üyelerinin siyasilerden değil de bu konularda ehliyet sahibi olan kişilerden seçilmesi gerektiğini söyledi.

80’li yıllarda oynatılan TV filmlerinde yıllarca İslam’ın mukaddesatlarıyla alay edildiğini hatırlatan Yılmaz Alinç, gerek sinema gerekse de dizilerde toplumun ahlak yapısını bozmaya yönelik yayınların olduğunu belirtti. Alinç, “Maalesef gelişen teknoloji ile evlerimize birçok kanalın yanında her türlü görüntü, söylem, dizi ve sinema da girmektedir. Bunların aile yapısının üzerinde etkisi elbette vardır. İster istemez onlar gibi olmaya çalışırsın, onlar gibi giyinip onlar gibi konuşmaya başlarsın.” dedi.

“RTÜK, aile yapısını bozan programlara sessiz kalıyor”

Televizyon kanallarından yayınlanan dizi ve programların tamamına yakının ahlaksızlık üzerine bina edildiğine dikkat çeken Alinç, buna rağmen RTÜK’ün bu yayınlara sessiz kaldığını söyledi.

Eğitimle ilgisi olmayan okul dizilerinin gençler üzerinde büyük tahribat oluşturduğunu dile getiren Alinç, “Bu tür sözde okul dizilerine baktığımızda eğitim ile ilgili bir kare dahi göremezsiniz. Tamamıyla ahlaksızlık ve edepsizlik üzerine bina edilmiş programlardır. Bu yüzden böyle dizilere müsamaha edilen bir ülkede kaliteli eğitim beklenemez. Bu gün aile için sorunların temel nedeni bu tür programlardır. RTÜK bazen çok basit sebeplerden dolayı bazı TV kanallarına ceza kesebiliyor veya yayından kaldırabiliyor. Abes olan o kadar nokta var maalesef RTÜK bunları görmüyor. RTÜK, aile yapısını bozan, okuldaki eğitimi engelleyen, toplumun ahlaki yapısına ters düşen o kadar çok programı maalesef görmüyor.” ifadelerini kullandı.

“RTÜK üyeleri siyasilerden değil, ehliyet sahibi insanlardan seçilmeli”

TV kanallarındaki ahlaksızlıklara sessiz kalınmasının en büyük nedeninin RTÜK üyelerinin siyasi parti temsilcilerinden seçilmesi olduğunu belirten Alinç; “RTÜK üyeleri siyasi partilerin temsilcilerinden oluşursa bu dediğimiz sıkıntılar devam eder. Ben, A partili ise benim fikrime ve ideolojime uygun programları görmezden gelirim. Aynı şekilde B partisi ve C partisi içinde bu geçerli. RTÜK denilen bir kurum işleyecekse, memleketini düşünen, aile yapısını düşünen bir işleyişi düşünülecekse, RTÜK üyeleri siyasilerden değil de, bu konularda ehliyet sahibi olan, aklıselim olan, toplumun ahlaki yapısı üzerinde düşünceleri olan insanların olması lazım. Bunların dahi olması yetmiyor ve seçilen grubun ülke menfaatine, ailenin ahlaki ve toplumun gelenek ve örf yapısına uygun prensiplerin olması lazım. Bunlar olmadığı müddetçe RTÜK sadece resmiyete var olan bir kurum olarak bilinir.” diyerek RTÜK kurumunda değişikliğe gidilmesi gerektiğinin altını çizdi. (Abdulhakim Kurt-İLKHA)