Dr. Sablin, "Son yıllarda özellikle bağışıklık sistemine yönelik immünoterapi yöntemiyle yapılan tedavilerde büyük gelişmeler oldu. Bu tedavide daha çok 'hedef terapi' denilen teknikle her çeşit tümörle mücadele edilebiliyor. Son 3 yılda immünoterapide yeni bir rönesans dönemine girildiğini söyleyebiliriz. Akciğer kanserine yönelik tedavilerde ilerlemeler kaydedildiği gibi bütün kanser türlerinde bu yöntem etkili olmaya başladı" dedi.
 
İmmünoterapi ve farklı moleküller kullanılarak uygulanan tedaviler üzerindeki araştırmaların sürdüğünü belirten Sablin, tedavilerin etkilerinin ilgili klinik denemeler bittiğinde somut bir şekilde görüleceğini aktardı.
 
Enstitü bünyesinde klinik araştırma bölümünde çalışmalarına devam ettiklerine işaret eden Sablin, "Kullanılan moleküllerle ilgili testler pozitif çıktığında ve hastaların bu moleküllere toleransı varsa tedaviyi uygulamaya başlıyoruz" diye konuştu.
 
İmmünoterapi pahalı bir tedavi
 
İmmünoterapinin sindirim sistemi üzerinde bazı yan etkilerinin belirlendiğini belirten Sablin, önceki tedavilerde hastaların yaşadığı olumsuz etkilerin bu tedavide azaltılmaya çalışıldığını ifade etti.
 
Bu terapide kullanılan moleküllerin çok pahalı malzemeler olduğuna dikkati çeken Sablin, bunun kanser hastalarına ilk aşamada büyük bir mali yük getirdiğini ifade etti. 
 
İmmünoterapi, kanser tedavisinde kullanılan kemoterapi ve radyoterapi yönetemlerinin dışında, hastaların bağışıklık sistemi güçlendirilerek uygulanan bir tedavi. Tedavide vücut direncinin yükseltilmesi yoluyla kanserli hücrelerin yok edilmesi ve vücut içerisinde yayılması engelleniyor. İmmünoterapide ayrıca kanser hücrelerinin bağışıklık sistemine yönelik verdiği zararlar azaltılmaya çalışıyor.